Lancet’ın yaptığı bir araştırmaya göre; iklim krizi dünya genelinde sıcaklığa bağlı ölümler, gıda güvensizliği ve bulaşıcı hastalıklarda ciddi artışa neden oldu. Lancet Countdown’un dokuzuncu sağlık raporu, iklim değişikliğinin insan sağlığı üzerindeki derin etkilerini gözler önüne serdi.
University College London’daki Lancet Countdown’un yönetici direktörü Dr. Marina Romanello, iklim değişikliğine karşı alınmayan önlemlerin sağlık risklerini büyüttüğünü belirterek, “Bu yılki bulgular, iklim krizi nedeniyle karşılaştığımız en endişe verici tehditleri ortaya koyuyor” dedi.
İklim krizi ve artan sağlık tehditleri
Geçen yıl, aşırı sıcak dalgaları, ölümcül hava olayları ve yıkıcı orman yangınları, iklim değişikliğinin etkilerini daha belirgin hale getirdi. Dr. Romanello, iklim değişikliği karşısında hiçbir bireyin ya da ekonominin bağışık olmadığını vurguladı. Fosil yakıtların yaygın kullanımı ve artan sera gazı emisyonları sağlıklı bir gelecek açısından büyük risk teşkil ediyor.
Raporda, 2023 yılında en az bir ay süren aşırı kuraklığın dünya genelinde kara alanlarının %48’ini etkilediği, insanların iklim krizi olmasaydı 50 gün daha az sağlık açısından tehlikeli sıcaklıklarla karşılaşacakları belirtiliyor. Bu süreçte, 151 milyon kişi orta veya şiddetli gıda güvensizliği yaşarken, yetersiz beslenme ve sağlık riskleri ile karşı karşıya kaldı.
Sıcaklık artışının sağlık üzerindeki etkileri
Özellikle 65 yaş üstü kişilerde sıcaklığa bağlı ölümler 1990’lara kıyasla %167 oranında artış gösterdi. Yüksek sıcaklıklar, 2023’te 1986-2005 ortalamasına göre %6 oranında daha fazla uyku kaybına neden oldu. Uyku eksikliği ise hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı olumsuz etkiliyor.
Daha sıcak ve kuru hava koşulları, kum ve toz fırtınalarını artırarak tehlikeli seviyelerde partikül maddelere maruz kalan kişi sayısında %31’lik bir artışa neden oldu. Yüksek sıcaklıklar ayrıca dang humması, sıtma ve Batı Nil virüsü gibi hastalıkların yeni bölgelere yayılmasına yol açıyor.
Fosil yakıtların sağlık risklerini artırması
Rapora göre, hükümetler ve şirketler fosil yakıtlara yatırım yapmaya devam ediyor. Bu yatırımlar, sera gazı emisyonlarının ve ağaç kayıplarının rekor seviyelere ulaşmasına yol açarak, tüm dünyada sağlıklı bir geleceği tehdit ediyor. 2023 yılında enerji kaynaklı küresel karbondioksit emisyonları %1,1 oranında artarak en yüksek seviyesine ulaştı; fosil yakıtların enerji sistemindeki payı ise %80,3 ile zirve yaptı.
Dünya Sağlık Örgütü Genel Müdürü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, “İklim krizi bir sağlık krizidir” diyerek, gezegen ısındıkça iklimle ilgili felaketlerin sıklık ve şiddetinin arttığını vurguladı. Raporda, iklim değişikliğinin artık uzak bir tehdit değil, sağlığı doğrudan etkileyen acil bir risk olduğu açıkça belirtiliyor.