COP16 Biyoçeşitlilik Zirvesi’nde yerli halkları sevindiren iki anlaşma onaylandı

Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Konferansı (COP16), Kolombiya’nın ev sahipliğinde önemli anlaşmalarla sona erdi. 21 Ekim’de Cali kentinde başlayan ve 1 Kasım’da tamamlanan zirvede, yerli halkların ve Afro toplulukların biyoçeşitliliğin korunmasındaki rolünü güçlendiren iki anlaşma oy birliğiyle kabul edildi.

Yerli halklar için yeni çalışma organı kurulacak

Kolombiya Cumhurbaşkanlığının açıklamasına göre, kabul edilen ilk anlaşma, Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi (CBD) ve 8J maddesi kapsamında yerli halklar ve yerel topluluklar için özel bir çalışma organının kurulmasını öngörüyor. Bu organ, yerli halkların biyolojik çeşitliliğin korunması sürecine “tam ve etkin” katılımını sağlayacak. Kolombiya Çevre Bakanı Susana Muhamad, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bu anlaşmanın tarihi bir adım olduğunu vurguladı.

Afro topluluklara sürdürülebilirlikte temel aktör statüsü

Onaylanan ikinci anlaşma ise Afro toplulukların biyoçeşitliliğin korunması ve sürdürülebilir kullanımında temel aktörler olarak tanınmasını kapsıyor. Bu anlaşma sayesinde Afro topluluklar, biyolojik çeşitliliği koruma çalışmalarında önemli bir rol oynayacak ve sürdürülebilir yöntemlerin uygulanması için kaynaklara daha kolay erişim sağlayacak.

Kolombiya ve Brezilya’nın öncülüğünde tarihi adım

Kolombiya ve Brezilya’nın öncülük ettiği bu anlaşmalar, yerli ve Afro toplulukların biyolojik çeşitliliğin korunmasında aktif rol üstlenmelerini ve projelerine finansal destek sağlamalarını mümkün kılacak. Yerli halkların temsilcisi Camila Paz Romero, yeni yapılanmanın dünya için bir referans niteliğinde olduğunu belirterek, “Taraflar, hedeflerin gerçekleşmesi için etkin katılımımıza duyulan ihtiyacı kabul etti” ifadelerini kullandı.

COP16 Zirvesi’nde alınan bu kararlar, biyoçeşitlilik hedeflerine ulaşmada yerli ve Afro toplulukların katkısını artırmayı amaçlıyor. Bu gelişmeler, çevre koruma ve sürdürülebilirlik için küresel ölçekte yeni bir dönem başlatıyor.