Avrupa Birliği’nin Copernicus uydu izleme sistemine göre, 2024 yılı, kayıtlardaki en sıcak yıl olarak tarihe geçti. Küresel ortalama sıcaklık artışı, ilk kez Paris İklim Anlaşması’nda belirtilen kritik eşik olan 1,5 dereceyi aştı. Copernicus İklim Değişikliği Direktörü Carlo Buontempo, bu durumun gezegenin doğal sistemleri üzerinde derin etkileri olacağını belirterek, hazırlıklı olma çağrısında bulundu.
Farklı bir iklime uyum zorunluluğu
Carlo Buontempo, yaşanan değişimlerin büyüklüğünü vurgulayarak, “Şu anda deneyimlediğimiz iklim, babalarımızın, büyük ebeveynlerimizin ikliminden tamamen farklı. Toplumun tamamının temelde farklı bir iklime uyum sağlaması gerekiyor” dedi. Bu değişimin tarım, su döngüsü ve halk sağlığı gibi pek çok alanda etkili olduğunu belirtti. Avrupa’da son 20 yılda ısıyla ilişkili ölüm oranlarının %30 arttığını ifade eden Buontempo, elde edilen iklim verilerinin daha iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Yeni sıcaklık rekorları kaçınılmaz
2024’te yaşanan sıcaklık artışının bir kısmının El Nino iklim olayından kaynaklandığını belirten Buontempo, 2025’in bu kadar sıcak geçmeyebileceğini ancak genel eğilimin sıcaklıkların artmaya devam edeceği yönünde olduğunu söyledi. “Yeni ‘en sıcak yıl’lar ve ‘en sıcak ay’lar göreceğimiz kesin” diyerek, uzun vadede sıcak hava dalgaları ve aşırı doğa olaylarının sıklığının artacağını ifade etti.
Aşırı doğa olaylarına karşı hazırlık çağrısı
Buontempo, artan sıcaklıklarla bağlantılı olarak su buharı miktarının da arttığını belirtti. Atmosferdeki su buharının artışı, özellikle yoğun yağışlar ve sel gibi aşırı doğa olaylarının daha sık ve daha şiddetli yaşanmasına neden olabilir. “Bir sonraki sıcak hava dalgasının veya selin nerede olacağını tahmin edemeyiz, ancak bu tür olayların daha sık ve daha yoğun olacağını biliyoruz” diyen Buontempo, toplumların bu tür felaketlere karşı daha hazırlıklı olması gerektiğini ifade etti.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
İklim kriziyle mücadelede toplumun rolü
Buontempo, iklim değişikliğiyle mücadelede bireylerin ve hanelerin rolüne dikkat çekti. Ev yalıtımından seyahat alışkanlıklarına, tüketim tercihlerinden tatil planlamalarına kadar her bireyin iklim krizine karşı sorumluluk alması gerektiğini belirtti. “Bu sadece bireylerin değil, toplumun tamamının üstlenmesi gereken bir değişim” dedi.
2024’ün, sanayi öncesi dönem sıcaklıklarına göre 1,5 derecelik artışı aşan ilk yıl olduğunu hatırlatan Buontempo, bu durumun Paris İklim Anlaşması’ndaki hedeflerle uyumlu olmasa da psikolojik olarak önemli bir eşik olduğunu vurguladı.
Kriz Derinleşiyor, Harekete Geçmek Şart
2024 yılı, iklim krizinin artık göz ardı edilemeyecek bir noktaya ulaştığını gösterdi. Küresel sıcaklık artışının kritik eşiği aşması, gelecekte daha sık ve şiddetli doğa olayları yaşanacağına işaret ediyor. Uzmanlar, bu değişimle başa çıkabilmek için toplumun her kesiminin katkıda bulunması gerektiğini vurguluyor. Ancak, bu yalnızca bireysel çabalarla değil, hükümetlerin ve küresel iş birliğinin de devreye girmesiyle mümkün olacak.





