ABD’nin eski nükleer silah sahası olan Savannah Nehri Sahası’nda (SRS), yetkililer tarafından yapılan bir denetim sırasında, yönetmeliklere göre izin verilen seviyenin 10 katı radyasyon içeren radyoaktif bir eşek arısı yuvası keşfedildi. Yuva, radyoaktif atık olarak torbalandı ve bölgede herhangi bir eşek arısına rastlanmadı.
Kirliliğin kaynağı ve risk durumu
ABD Enerji Bakanlığı’nın raporuna göre, eşek arısı yuvası, milyonlarca galon sıvı nükleer atığın depolandığı yerin yakınındaki bir direkte bulundu. Ancak araştırmacılar, kirliliğin nükleer atık sızıntısıyla ilgili olmadığını ve “çevreye veya halka” herhangi bir etkisinin olmadığını belirtti.
Araştırmacılar, yuvadaki yüksek radyasyon seviyesini, Soğuk Savaş döneminde sahanın aktif olarak nükleer bomba parçaları ürettiği zamandan kalan “yerinde eski radyoaktif kirlenme” olarak adlandırılan duruma bağlıyor. Tesis, 1950’lerde nükleer bombaların çekirdeğinde kullanılacak plütonyum üretmek amacıyla faaliyete geçmişti. Günümüzde ise enerji santralleri için nükleer malzeme üretimine odaklanmaya devam ediyor.
Enerji Bakanlığı raporu, yuvada yaşayan eşek arılarının, yuvanın kendisinden önemli ölçüde daha düşük radyasyon seviyelerine sahip olduğunu belirtiyor. Ayrıca eşek arılarının genellikle yuvalarından yalnızca birkaç yüz metre uzakta uçtukları ve yuvanın 310 mil karelik alanın ortasında bulunduğu, bu nedenle tesisin dışına uçmuş olma ihtimallerinin düşük olduğu ifade edildi.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
Endişeler ve cevaplanmamış sorular
Bölgeyi izleyen bir gözlem grubu olan Savannah River Site Watch, hükümetin durumu ele alış biçimini eleştirdi ve birçok sorunun hala cevapsız kaldığını söyledi. Sözcü Tom Clements, “SRS’nin radyoaktif atıkların nereden geldiğini veya atık tanklarında herhangi bir sızıntı olup olmadığını kamuoyunun bilmesi gerektiğini açıklamaması beni çok çileden çıkardı” dedi.
Savannah River Mission Completion’a göre, tesis bir zamanlar 165 milyon galondan (625 milyon litre) fazla sıvı nükleer atık üretiyordu. Yeraltı depolarından 43’ü halen kullanımda, 8’i ise kapalı durumda.





