Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş yalnızca jeopolitik dengeleri değil, gezegenin iklim dengesini de derinden sarsıyor. Peki savaş sırasında artan karbon emisyonları neden bu kadar önemli? Bu emisyonlar yalnızca küresel ısınmayı mı tetikliyor, yoksa ekosistemlerin geleceğini tehdit eden daha büyük bir tablo mu var?
Ukrayna hükümeti, tam da bu nedenle tarihte bir ilke imza atmaya hazırlanıyor: Savaşın sebep olduğu ek emisyonlar nedeniyle Rusya’dan 44 milyar dolarlık tazminat talep edecek. Bu adım, uluslararası hukukta daha önce hiç uygulanmamış yeni bir kapı aralıyor. Hem iklim değişikliğinin hukuki boyutunu hem de savaşın çevresel etkilerini yeniden tartışmaya açıyor. Peki bu gelişme dünya için ne anlama geliyor? Ve Türkiye gibi bölgedeki ülkeleri nasıl etkiliyor?
Ukrayna neden Rusya’dan 44 milyar dolarlık savaş-emisyon tazminatı talep ediyor?
Ukrayna hükümeti, savaşın yalnızca askeri değil, çevresel anlamda da büyük bir tahribat yarattığını vurguluyor. Ülkenin ekonomi, çevre ve tarım bakan yardımcısı Pavlo Kartashov’un açıklamasına göre savaş sürecinde su kaynakları, toprak yapısı ve orman örtüsü ciddi şekilde zarar gördü. Bunun en kritik sonuçlarından biri ise atmosfere salınan ek sera gazları.
Savaşta kullanılan fosil yakıtlar, askeri araçların yarattığı yoğun karbon salımı, mühimmat patlamaları, çimento ve çelik üretimi gibi faaliyetler toplamda devasa bir çevresel yük oluşturuyor. Ayrıca bombardımanlar sonrası çıkan yangınlar yüz binlerce hektar orman alanının yok olmasına yol açtı. Hem doğrudan salımlar hem kaybedilen yutak alanlar, Ukrayna’nın talep ettiği tazminatın temelini oluşturuyor.
Tavsiye Edilen Haberler
-

-
İklim DeğişikliğiTürkiye’nin COP31 adaylığı: İşbirliği ve kapsayıcılık ön planda -
Yeşil Yönetim11 Kasım’da 14 milyon 914 bin fidan toprakla buluştu -
İklim DeğişikliğiSavaş mağduru ülkeler COP30’da “geride bırakıldık” diye uyarıyor
Ukrayna, bu talebi Avrupa Konseyi’nin başlattığı yeni tazminat süreci üzerinden resmileştirmeye hazırlanıyor. Aynı süreçte bireysel başvurular da hız kazanmış durumda; şimdiye kadar 70 binden fazla Ukraynalı, savaş nedeniyle yaşadıkları zararı belgeleyen şikayetlerini sisteme iletti.
Savaşın karbon emisyonlarına etkisi ne kadar ve bu rakamlar nasıl hesaplandı?
Hollandalı karbon muhasebesi uzmanı Lennard de Klerk’in hesaplamalarına göre Rusya’nın Şubat 2022’den bu yana sürdürdüğü saldırılar 237 milyon ton ek CO2 eşdeğeri emisyon üretti. Bu devasa rakam, neredeyse İrlanda, Belçika ve Avusturya’nın toplam yıllık emisyonlarıyla aynı seviyede.
Bu hesaplamalar, askeri operasyonlarda kullanılan yakıt miktarı, ağır zırhlı araçların tüketimi, patlayıcıların kimyasal salımı, yangınlardan kaynaklanan orman kayıpları ve yıkılan altyapının yarattığı karbon izi gibi parametreler üzerinden yapılıyor.
“Toplumsal karbon maliyeti” ise Nature’da yayınlanan bilimsel bir çalışmadan alınan verilerle hesaplandı. Bu araştırma, 1 ton CO2’nin topluma verdiği zararın ortalama 185 dolar olduğunu ortaya koyuyor. Bu zarar; sağlık, tarım, ekonomik kayıplar, ekosistem bozulması ve uzun vadeli iklim maliyetlerini içeriyor. Ukrayna’nın 44 milyar dolarlık talebi de bu bilimsel formül üzerinden oluşturuldu.
Uluslararası hukuk açısından bir ilk: Dünya için ne anlama geliyor?
Bu tazminat talebi, küresel iklim hukuku açısından tarihi bir dönüm noktası olarak görülüyor. Çünkü daha önce bir ülke, savaş kaynaklı emisyonlar için bir başka devletten maddi tazminat istememişti.
Uzmanlar, bu adımın gelecekte başka çatışmalar için de emsal teşkil edebileceğini belirtiyor. Özellikle Orta Doğu, Afrika ve Kafkasya gibi çatışma bölgelerinde benzer çevresel zararların tazmin edilmesi gündeme gelebilir. Bu nedenle Ukrayna’nın hamlesi yalnızca iki ülke arasındaki bir talep değil; iklim adaleti kavramının yeni bir boyut kazanması anlamına geliyor.
Türkiye ve bölge için ne anlama geliyor?
Türkiye, Karadeniz’e kıyı ülkelerinden biri olarak savaşın hem ekonomik hem çevresel yansımalarını doğrudan hissediyor. Karadeniz’deki ekosistem, gemi trafiği, petrol taşımacılığı ve bölgedeki askeri hareketlilik nedeniyle kırılgan hale geldi. Savaşın karbon emisyonlarının hesaplanması, Türkiye’nin 2053 Net Sıfır hedefi çerçevesinde askeri emisyon raporlaması konusunda yeni tartışmalar başlatabilir.
Ayrıca, küresel iklim politikalarında savaşların çevresel maliyetinin gündeme gelmesi, Türkiye’nin uluslararası müzakerelerde pozisyonunu güçlendirebilir. Bölgedeki enerji güvenliği, yeşil dönüşüm ve çevresel riskler açısından bu gelişme yakından izleniyor.
Tazminat nasıl finanse edilecek? Uzmanlar ne diyor?
Şu an en büyük soru işareti: Paranın nereden bulunacağı.
Rusya sürece taraf olmadığından gönüllü bir ödeme yapması beklenmiyor. Ancak Batılı ülkelerde donmuş durumda bulunan yüz milyarlarca dolarlık Rus varlığı, çeşitli senaryolarda tazminat havuzu olarak konuşuluyor.
Uzmanlara göre bu talep hukuken zorlayıcı olsa da politik olarak güçlü bir baskı yaratacak. Tüm dosyalar Avrupa Konseyi bünyesindeki komisyon tarafından değerlendirilecek ve hem bireysel hem kurumsal zarar talepleri bu süreçte karara bağlanacak.
Savaşlara yeni bakış
Ukrayna’nın 44 milyar dolarlık tazminat talebi, savaşın yalnızca can kaybı ve fiziksel yıkımla ölçülmediğini; iklim ve çevre üzerindeki etkilerin de artık resmi bir hesaplamaya tabi tutulduğunu gösteriyor. Bu, dünyanın savaşlara bakış açısını değiştirebilecek kadar önemli bir adım.
Savaşın karbon ayak izi, yalnızca bugün değil, gelecek nesiller için de geri dönüşü olmayan sonuçlar doğuruyor. Bu nedenle Ukrayna’nın talebi aynı zamanda sembolik bir çağrı niteliğinde: “Savaşların gerçek faturası, gezegenin geleceğidir.”
Bu girişim başarılı olursa uluslararası hukukta yeni bir sayfa açılacak; başarısız olursa bile küresel iklim adaleti tartışmalarının seyrini değiştirecek.
Kaynak: Reuters









