Yangınların yaralarını sarmaya çalışan Los Angeles, zehirli yağmur tehlikesiyle karşı karşıya

Los Angeles ve çevresinde çıkan şiddetli yangınların ardından bölgede beklenen yağmur, temiz hava getirme umudu yaratırken, aynı zamanda yeni bir çevresel felaket endişesi doğuruyor. Yanan evlerden, araçlardan ve yapı malzemelerinden kaynaklanan toksik maddelerin yağmur sularıyla taşınması, yerel halkı ve yetkilileri alarm durumuna geçirdi.

Pacific Palisades’in kıyı bölgesinde yaşayan Shaun Kearney, evini kurtarmayı başarsa da yaklaşan yağmurun getireceği toksinlere karşı önlem alıyor. “En büyük endişem, enkazın kaldırılması sırasında çevreye yayılacak toksinler,” diyen Kearney, bölgenin toparlanmasının yıllar alabileceğine inanıyor.

1979 öncesi inşa edilen evlerin büyük kısmının yangında küle dönmesi, özellikle asbest ve diğer zararlı kimyasalların çevreye karışması riskini artırdı. 7 Ocak’ta başlayan yangınlar nedeniyle 28 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 16.000 yapı zarar gördü ya da tamamen yıkıldı.

Çevre Bülteni

Doğanın Hikâyesine Ortak Ol

Her hafta iklim krizi, çevre kirliliği, doğa koruma ve sürdürülebilirlikle ilgili en önemli haberleri al.

×

Yağmurla gelen riskler

Uzmanlar, hafif yağmurun havadaki zararlı partikülleri temizleyebileceğini belirtse de, bu durumun su kaynakları ve toprak için ciddi tehlikeler oluşturabileceğini vurguluyor. Los Angeles Belediye Meclisi Üyesi Traci Parks, “Yanan evler, araçlar, plastikler ve diğer malzemeler, yağmurla birlikte plajlara ve su yollarına taşınabilecek tehlikeli bir toksin karışımı yaratıyor,” dedi.

Cuma günü, işçiler toprak kaymalarını önlemek için Pasifik Kıyı Otoyolu boyunca beton bariyerler yerleştirirken, yağmur suyu giderlerine filtreler ve saman bariyerleri koydu. Ancak, birçok gider hâlâ korumasız durumda ve yanmış araba akülerinden, lastiklerden ve kimyasal maddelerden kaynaklanan kirlilik riskini artırıyor.

Toprak ve su kaynaklarına etkileri

California Eyalet Üniversitesi profesörü Jackson Webster, “Yanmış külü tamamen kontrol altına alacak bir sistem bulunmuyor,” diyerek, bu toksinlerin toprağa karışabileceğini ve çevresel kirlenmeyi artırabileceğini ifade etti. Zehirli akıntının insan sağlığı üzerindeki kısa vadeli etkileri sınırlı olsa da, ekosistemler üzerindeki sonuçları henüz tam olarak incelenmiş değil.

Hafif yağmurun hava kalitesine etkisi

UCLA Çevre ve Sürdürülebilirlik Enstitüsü’nden Profesör Suzanne Paulson, hafif yağmurun hava kalitesine olumlu etkiler yapabileceğini belirtti. “Yağmur, havadaki zararlı parçacıkları toprağa taşıyarak solunmasını engelliyor,” diyen Paulson, özellikle küçük çocukları olan ailelerin bu süreçte daha dikkatli olması gerektiğini vurguladı.

Yaraları sarmaya çalışan toplum

Yangın felaketinden etkilenen birçok aile, hâlâ zarar görmüş evlerinin enkazında değerli eşyalarını arıyor. Sunset Mesa’da evi küle dönen Daniel ve Miriam Dvorsky çifti, Kızılhaç’tan sağlanan koruyucu kıyafetler içinde geçmişten kalan birkaç yadigârı kurtarmaya çalışıyor. Daniel, “Tek isteğimiz yeniden inşa etmek,” derken, sürecin siyasi, ekonomik ve çevresel zorluklarla dolu olduğunu dile getirdi.

Yerel yönetimler ve gönüllü kuruluşlar, enkaz kaldırma ve altyapı onarımları için seferber olmuş durumda. Ancak bölgede yaşayanlar, uzun sürecek toparlanma sürecine hazırlıklı olduklarını ifade ediyor.

Los Angeles’ı vuran yangınların ardından gelen yağmur, bölgedeki hava kalitesini iyileştirme potansiyeli taşısa da, toksik akıntılar nedeniyle ciddi çevresel sorunlar yaratabilir. Uzmanlar ve yetkililer, bölge sakinlerini dikkatli olmaya çağırırken, enkaz kaldırma ve yeniden inşa çalışmaları devam ediyor. Los Angeles, hem yangının hem de yağmurun yarattığı etkilerle mücadeleye hazırlanıyor.

Bültenimize abone olun

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
×