Trump’ın afet yönetimi kesintileri ölümleri artırabilir: “Gerçekten korkutucu”

ABD Başkanı Donald Trump’ın ikinci döneminin ilk aylarında acil durum yönetimi kurumlarında yaptığı kesintiler, uzmanlar tarafından “ölümcül sonuçlar doğurabilir” şeklinde değerlendiriliyor. Kurumların içinin boşaltılması nedeniyle aşırı hava olayları, depremler ve salgınlar karşısında ülkenin daha savunmasız hale geleceği öne sürülüyor.

Massachusetts Denizcilik Akademisi’nde acil durum yönetimi profesörü ve Disasterology: Dispatches from the Frontlines of the Climate Crisis kitabının yazarı Prof. Dr. Samantha Montano, Başkan Trump’ın Federal Acil Durum Yönetim Ajansı (FEMA), Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) ve Ulusal Hava Durumu Servisi (NWS) gibi kilit kurumlara yönelik kesintilerinin doğrudan insan hayatına mal olabileceğini söyledi.

— ❝Bu yönetim göreve geldiğinden beri ABD’deki tehdit ve tehlikelerin genel riski artarken, acil durum sistemimizin kapasitesi azalıyor❞ diyen Montano, kurumların altyapı, insan gücü ve veri erişiminde büyük kayıplar yaşadığını vurguladı.

Çevre Bülteni

Doğanın Hikâyesine Ortak Ol

Her hafta iklim krizi, çevre kirliliği, doğa koruma ve sürdürülebilirlikle ilgili en önemli haberleri al.

×

FEMA’da toplu işten çıkarmalar ve kapasite kaybı

Trump yönetiminin ilk 100 günü içerisinde FEMA’nın kalıcı tam zamanlı personelinin üçte birinden fazlası ya işten çıkarıldı ya da gönüllü ayrıldı. Bu isimler arasında kurumun en deneyimli ve kriz anında karar alabilecek lider kadrosunun da bulunduğu bildirildi. Dahili yazışmalara göre, ajansın personelinin yaklaşık %75’i sözleşmeli veya nöbetçi personelden oluşuyor ve sözleşmelerinin yenilenip yenilenmeyeceği belirsiz.

Prof. Montano, bu tabloyu şu sözlerle değerlendirdi:

— ❝FEMA’dan zaten bir beyin göçü oldu. Helene gibi büyük bir felakete müdahale edecek insanımız olmayacak. Aynı anda birden fazla eyalette yaşanabilecek yangın, sel, fırtına gibi olaylara karşı da savunmasızız. Trump yönetimi, dünyanın önde gelen acil durum yönetim kurumunu fiilen dağıttı❞ dedi.

Kasırga Helene: “Daha kötü olabilirdi”

Başkan Trump, Güney Apalaşya’da en az 230 kişinin ölümüne yol açan 4. Kategori Helene Kasırgası sırasında FEMA’nın müdahalelerini küçümseyen açıklamalar yapmıştı. Ancak Montano’ya göre felaketin boyutu çok daha yıkıcı olabilirdi:

— ❝Helene korkunçtu ama doğru tahminler ve hızlı müdahale olmasaydı binlerce kişi ölebilirdi❞ uyarısında bulundu.

Buna karşın Trump yönetimi, kasırgadan zarar gören bölgelerdeki federal yardım taleplerini —örneğin Kuzey Karolina’nın yardım süresini uzatma talebini— reddetti.

NOAA ve NWS bütçeleri hedefte, AmeriCorps dağıtılıyor

Trump’ın “Proje 2025” başlıklı politika planı, NOAA’nın “iklim değişikliği alarm endüstrisinin bir parçası” olduğu gerekçesiyle küçültülmesini öngörüyor. Bu durum, iklim araştırmaları, erken uyarı sistemleri ve hava tahminleri üzerinde yıkıcı etkiler yaratabilir.

Öte yandan Trump ve yakın çevresindeki isimlerin, afet müdahalesinde rol oynayan AmeriCorps gibi gönüllü programları dağıtmayı, afet müdahale iş gücünde büyük rol oynayan göçmen personeli sınır dışı etmeyi hedeflediği belirtiliyor.

“Mesaj karmaşası ve güvensizlik en büyük tehdit”

Montano’ya göre en az fiziksel kapasite kaybı kadar tehlikeli olan bir başka unsur da halkla iletişimde yaşanan güvensizlik:

— ❝Etkin bir acil durum yönetimi iletişimi güvene dayanır. Ancak bu yönetimin söylediği tek bir şeye bile güvenilip güvenilemeyeceğini bilmiyorum. FEMA da dahil olmak üzere❞ dedi.

Montano, Helene Kasırgası sırasında görevlendirilen geçici FEMA yöneticisi Cameron Hamilton’un, sosyal medyada göçmenlere yardım edildiği ve eyaletlere kasıtlı yardım engellendiği yönündeki dezenformasyonları desteklediğini belirtti.

Uzun vadede ölüm oranları artabilir

Prof. Montano, afetlerin azaltılması ve önlenmesinin çoğunlukla “arka planda yürütülen, görünmeyen bir mühendislik ve düzenleme süreci” olduğunu ifade etti:

— ❝Fırtınalardan ve felaketlerden kaynaklanan ölüm oranlarının artacağından bu kadar emin olmamın nedeni, kamuoyunun ve yönetimin, risk azaltıcı önlemlerin karmaşıklığını anlamamış olması❞ dedi.

1972 tarihli Temiz Su Yasası gibi çevre yasalarının da aşındırıldığını belirten Montano, bunun uzun vadede su kaynaklı sağlık krizlerini artırabileceğini, “daha fazla Flint vakası” yaşanabileceğini söyledi.

Trump’ın kararları geri alınabilir mi?

Montano, federal düzeydeki bu kesintilerin etkilerinin, bazı eyalet ve yerel yönetimlerin kendi bütçeleriyle kısmen telafi edilebileceğini ancak bu durumun sınırlı olduğunu belirtti:

— ❝Toplum örgütlenmesi çok kritik olacak. Eyaletler, bu boşluğu doldurmaya zorlanmalı ama bazı şeyler sadece federal düzenlemeyle mümkündür❞ dedi.

Trump’ın bazı kararlarının yargı ve kamuoyu baskısıyla geri alınabileceğine inandığını belirten Montano, son olarak şu uyarıda bulundu:

— ❝FEMA’yı dağıtmayı henüz bitirdiklerini sanmıyorum. Ancak en büyük belirleyici faktör, önümüzdeki aylarda yaşanacak felaketlerin zamanı, yeri ve büyüklüğü olacak. İklim krizi burada ve bu felaketler durmuyor❞ dedi.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top