Türkiye’nin en önemli akarsularından biri olan ve Ege Denizi’ne dökülen 401 kilometrelik Gediz Nehri, iklim değişikliğinin yol açtığı kuraklık ve aşırı sıcaklıklar nedeniyle kuruma tehlikesiyle karşı karşıya. Kütahya’dan başlayıp Uşak ve Manisa illerinden geçen nehrin bazı bölümlerinde su akışı tamamen durmuş durumda. Özellikle tarım açısından hayati öneme sahip olan bu durum, bölgedeki milyonlarca dönüm tarım arazisinin geleceğini tehdit ediyor.
Bu durum, sadece bir çevresel felaket değil, aynı zamanda bölgenin ekonomisi ve gıda üretimi için de ciddi bir risk oluşturuyor. Çiftçiler, tarlalarını sulayamazken, mahsullerinde hem verim hem de kalite sorunları yaşamaya başladı.

Demirköprü Barajı’nda su seviyesi alarm veriyor
Gediz Nehri’nin beslendiği en önemli kaynaklardan biri olan Demirköprü Barajı‘ndaki su seviyesi, kuraklığın boyutunu en net şekilde ortaya koyuyor. Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, barajın doluluk oranının geçen yıla göre yarı yarıya düştüğünü belirtiyor. Geçen yıl 1 Eylül’de eksi 7,71 olan doluluk oranı, bu yıl itibarıyla eksi 10,58’e geriledi. Ayrıca, baraja gelen su miktarı geçen seneye göre 126 milyon metreküp azalarak 164 milyon metreküpe düştü.
Bu ciddi su sıkıntısı, Salihli’den Menemen’e kadar 1 milyon 350 bin dekarlık tarım alanını sulayan nehir için büyük bir tehdit oluşturuyor. Çiftçiler, pamuk, mısır ve domates gibi su yoğun tarım ürünlerini yeterince sulayamadıkları için büyük zorluklar yaşıyor.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?

Çözüm kapalı sulama sistemlerinde
Başkan Cem Yalvaç, yaşanan su sıkıntısına karşı en önemli çözümün kapalı devre sulama sistemlerinin kurulması olduğunu vurguluyor. Açık sulama kanallarında buharlaşma ve sızıntı yoluyla büyük su kayıpları yaşanırken, kapalı sistemler suyun çok daha verimli kullanılmasını sağlıyor. Yalvaç, 2015 yılında bu konuda bir dosya hazırlandığını ancak projenin henüz hayata geçirilmediğini belirtiyor. Çiftçiler, tarlalarına rahatça su ulaştıramadıklarını ve bu durumun üretimi olumsuz etkilediğini dile getiriyor.
Yorum
Gediz Nehri’nin kuruma noktasına gelmesi, Türkiye’nin su yönetimi politikalarını ve iklim değişikliğine karşı direncini gözden geçirmesi gerektiğini gösteriyor. Mevcut su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi ve modern sulama tekniklerine geçiş, bu tür ekolojik ve ekonomik krizlerin önüne geçmek için hayati önem taşıyor. Gediz gibi nehirlerimizin can damarı olan barajların su seviyelerindeki düşüş, bizlere suyu daha verimli kullanma ve israfı önleme sorumluluğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Kaynak: DHA (Demirören Haber Ajansı)





