Her yıl olduğu gibi, Met Office, Met Éireann ve KNMI, Kuzey Atlantik’teki 2025-2026 fırtına sezonu için belirlenen isimleri açıkladı. Ancak bu yılki liste, daha önce hiç olmadığı kadar özel bir anlam taşıyor. Çünkü yaklaşık 50 bin öneri arasından seçilen bu isimler, tamamen halk tarafından belirlendi. Amy, Bram ve Chandra ile başlayan bu yeni liste, fırtınalara isim vermenin arkasındaki bilinci ve toplumsal faydayı bir kez daha gündeme taşıyor.
Peki fırtınalara neden isim veriliyor ve bu basit gibi görünen uygulama nasıl hayat kurtarıyor? Bu yöntem, halkın fırtına uyarılarını ciddiye almasını ve gerekli önlemleri almasını sağlamayı amaçlıyor.
Hayat kurtaran isimler: Farkındalık ve hazırlık
2015 yılından bu yana fırtınalara isim verme uygulamasını başlatan meteoroloji kurumları, bu yolla kamuoyunun dikkatini çekmeyi hedefliyor.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
Met Office’in baş meteorologu Rebekah Hicks, bir fırtınaya isim vermenin amacının sadece etiketlemek değil, insanların yaklaşan tehlikenin önemini anlamasına yardımcı olmak olduğunu belirtiyor.
Yapılan araştırmalar da bu yaklaşımın ne kadar etkili olduğunu kanıtlıyor. Örneğin, bu yılın başlarında yaşanan Floris Fırtınası’nda, turuncu uyarı verilen bölgelerde yaşayan insanların yüzde 93’ü uyarılardan haberdar oldu ve yüzde 83’ü önlem aldı. Bu istatistik, isimlendirmenin ne kadar başarılı bir iletişim aracı olduğunu gösteriyor.
Met Éireann’dan Eoin Sherlock, Éowyn Fırtınası’nın etkilerini örnek vererek, web sitelerine iki gün içinde üç milyon ziyaretçi çekildiğini ve bu sayede hayati bilgilerin çok daha geniş kitlelere ulaştığını vurguluyor.
İsim seçimi kriterleri ve alfabe kuralı
Fırtına isimleri, alfabetik sıraya göre belirleniyor ancak Q, U, X, Y ve Z harfleri kullanılmıyor. İsimlerin kolay telaffuz edilebilir olması, farklı ülkelerde sorun yaratmaması ve kamuoyunda tartışma yaratmayacak nitelikte olması gibi kriterler de dikkate alınıyor.
Bu yılki listede yer alan isimlerin bazılarının ardında ilginç hikayeler yatıyor. Örneğin, Violet adı, 27 haftalık doğan ve “bir fırtına kadar güçlü” olan bir bebekten esinlenilirken, Stevie ise dünyaca ünlü müzisyen Stevie Nicks’e ithafen seçildi.
Ne zaman isim veriliyor? Türkiye’de durum ne?
Bir fırtınaya isim verilebilmesi için, İngiltere, İrlanda veya Hollanda’da “orta” ya da “yüksek” düzeyde bir etki yaratma potansiyeli taşıması gerekiyor. Rüzgar, ana kriter olsa da yağmur ve karın şiddeti de değerlendirmeye alınıyor.
İsim listesi, Eylül başından bir sonraki yılın Ağustos sonuna kadar geçerli oluyor. 2023-2024 sezonu, 12 fırtınayla rekor kırarak hava olaylarının sıklığındaki artışı gözler önüne serdi.
Türkiye’de ise fırtına ve hava olayları için özel bir isimlendirme sistemi bulunmuyor. Bunun yerine, Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan uyarılar, genellikle seviye ve etki bazında (örneğin “kuvvetli fırtına” veya “aşırı yağış”) duyuruluyor. Ancak küresel isimlendirme sistemi sayesinde, uluslararası haberlerde geçen bu fırtına isimleri dolaylı yoldan Türkiye’deki hava durumu farkındalığını da artırabiliyor.
Yorum
Fırtınalara isim verme stratejisi, bilimin halkla buluşması ve toplumun doğal afetlere karşı hazırlıklı olmasını sağlama açısından oldukça etkili bir yöntem. Halktan gelen önerilerle oluşturulan bu yılki liste ise, bireylerin bu süreçte söz sahibi olmasının farkındalığı daha da artıracağını gösteriyor. Bu basit ancak güçlü adım, gelecekte yaşanabilecek doğal afetlere karşı toplumsal direnci güçlendirmek için önemli bir ders niteliğinde.
Kaynak: Met Office, Euronews
Fotoğraf: Juho Luomala





