Plastik kirliliğini azaltmayı hedefleyen iddialı bir küresel anlaşma için “son şans” niteliğindeki müzakereler, petrol üreticisi ülkeler ve Donald Trump yönetimindeki ABD’nin muhalefeti nedeniyle çıkmaza girmiş durumda. Birleşmiş Milletler’in Cenevre’deki merkezinde toplanan delegeler, bu son tur görüşmelerde ilerleme kaydetmekte zorlanıyor.
Müzakerelerin en tartışmalı konuları arasında plastik üretiminin sınırlandırılması, zararlı plastik ürün ve kimyasalların yönetimi ve anlaşmanın uygulanması için gelişmekte olan ülkelere sağlanacak finansman yer alıyor. Avrupa Birliği ve küçük ada devletleri, plastik üretimini kısıtlayan yasal olarak bağlayıcı bir anlaşma için baskı yaparken, Suudi Arabistan ve Rusya gibi petrol devletleri, temel anlaşma hükümlerine karşı çıkarak gönüllü ulusal önlemleri savunuyor.
Uluslararası Çevre Hukuku Merkezi’nden (CIEL) Andres Del Castillo, petrol ülkelerinin plastiğin sağlığa zararları gibi temel bilimsel gerçekleri bile sorguladığını belirterek, “Bilimin bile fazlasıyla siyasallaştığı bir revizyonizm anındayız,” dedi.
ABD yönetimi ve sanayinin yaklaşımı
Trump yönetimindeki ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD şirketlerini olumsuz etkilemeyecek bir anlaşmayı desteklediğini açıkladı. Görüşmelere yakın kaynaklar, ABD’nin anlaşmayı atık yönetimi, geri dönüşüm ve ürün tasarımı gibi daha dar kapsamlı konularla sınırlamayı hedeflediğini belirtiyor.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
Müzakerelere bilim insanları ve petrokimya lobicileri dahil 1.000’den fazla delegenin katılması, endüstrinin üretim sınırlamaları yerine atık yönetimine odaklanan daha sulandırılmış bir anlaşma için baskı yapacağı endişelerini artırıyor. Petrokimya endüstrisi, geri dönüşüm teknolojilerinin genişletilmesine odaklanan bir anlaşmayı destekliyor.
Tehdit altındaki küçük ada devletleri ve gelecek senaryoları
Palau daimi temsilcisi Ilana Seid, bu müzakerelerin “son şans” olduğunu ve plastik kirliliğinin en az sorumlu olan küçük ada devletleri için yükü ağırlaştırdığını söyledi. Bu adalar, kıyılarına vuran plastik atıklar nedeniyle balıkçılık ve turizm ekonomilerinin tehdit altında olduğunu vurguluyor ve temizlik için acil uluslararası fon talep ediyor.
Almanya’daki Alfred Wegener Enstitüsü’nden Dr. Melanie Bergmann, plastiklerin yaklaşık 16.000 kimyasal içerdiğini ve bunların dörtte birinin insan sağlığına zararlı olduğunu belirtti. Fransız siyasetçi Philippe Bolo, atık yönetimine odaklanan zayıf bir anlaşmadan kaçınılması gerektiğini savunurken, daha iddialı ülkelerin son çare olarak bir oylama ya da ayrı bir anlaşma olasılığını değerlendirebileceğini söyledi.
Birleşmiş Milletler Çevre Programı İcra Direktörü Inger Andersen ise, “anlamsız bir şey” yerine, tüm ülkelerin kendini adadığı, etkili ve fikir birliğiyle kabul edilen bir anlaşma için çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Fotoğraf: tanvi sharma





