Türkiye’de çevre dostu ve sürdürülebilir bina projeleri her geçen yıl artış gösteriyor. Yeşil bina sertifikalı yapı sayısı 650’yi aşarken, inşaatı devam eden projelerle bu sayının yakında 1200’ü bulması bekleniyor. Özellikle ofis binaları, lojistik merkezler ve ticari yapılar bu dönüşümde öne çıkarken, kentsel dönüşüm projelerinde ise aynı hızda ilerleme kaydedilmiyor.
CBRE Türkiye Direktörü Can Kadir Yalnızcan, sürdürülebilirlik hedeflerinin gayrimenkul sektöründe dönüşümü hızlandırdığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Kurumsal şirketlerin karbon sıfır hedefleri, yeşil bina taleplerini artırıyor. Ancak kentsel dönüşümde aynı hassasiyet söz konusu değil. Bu alanda daha güçlü teşvikler gerekli.”
Yeşil bina talebi kurumsaldan bireysele yayılıyor
Başta uluslararası firmalar olmak üzere kurumsal şirketlerin yön verdiği yeşil bina talebi, son yıllarda konut kullanıcıları ve bireysel yatırımcılar arasında da artıyor. Enerji verimliliği, aidat tasarrufu ve sağlıklı yaşam alanları sunan bu yapılar, konut tercihinde öncelikli kriterlerden biri haline gelmiş durumda.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
Yalnızcan, bu değişimi şu sözlerle özetliyor:
“Artık sadece şirketler değil, bireyler de yeşil binalara yöneliyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde bu dönüşüm tabana daha hızlı yayılacak.”
Yeşil binalar uzun vadede ekonomik avantaj sağlıyor
Çevre dostu yapılar, enerji ve su tasarrufu, düşük işletme maliyetleri ve uzun ömürlü yapı malzemeleri ile yatırımcıya ekonomik fayda sunuyor. İlk yatırım maliyeti yüksek olsa da uzun vadede ciddi kazanç sağlıyor.
Can Kadir Yalnızcan, enerji verimliliği konusunda şunları söylüyor:
“Üretim tesislerinde alınan önlemlerle %8 ila %12 arasında enerji verimliliği elde edilebiliyor. Ofislerde bu oran daha düşük olsa da, yüksek maliyetler düşünüldüğünde %1’lik tasarruf dahi büyük önem taşıyor.”
Kentsel dönüşümde yeşil standartlar zorunlu olmalı
Sektör temsilcilerine göre, kentsel dönüşüm projelerinde yeşil bina standartlarının zorunlu hale gelmesi gerekiyor. Teşvik mekanizmaları, vergi avantajları ve finansal desteklerle bu dönüşümün hızlandırılması gerektiği vurgulanıyor.
“Türkiye’nin sürdürülebilir şehirler hedefi için çevre dostu yapılar zorunluluk haline gelmeli” diyen Yalnızcan, sektördeki bu dönüşümün desteklenmesinin şart olduğunu belirtti.
Yeşil gayrimenkul, geleceğin yatırım trendi
Türkiye gayrimenkul sektörü, önümüzdeki yıllarda yeşil bina projelerinin değer kazandığı, yatırımcıların bu projelere yöneldiği bir döneme giriyor. Sürdürülebilirlik, yalnızca çevresel değil, ekonomik ve ticari olarak da rekabet avantajı sunuyor.





