Donald Trump’tan derin deniz madenciliğine destek: Kritik mineraller için yeni yürütme emri imzalandı

ABD Başkanı Donald Trump, ülke ekonomisinde stratejik öneme sahip olan nikel, bakır ve diğer kritik minerallerin üretimini artırmak amacıyla Perşembe günü derin deniz madenciliğini destekleyen kapsamlı bir yürütme emri imzaladı. Bu adım, aynı zamanda Çin’in kritik mineraller üzerindeki hakimiyetine karşı atılmış jeopolitik bir hamle olarak değerlendiriliyor.

ABD sularında madenciliğe resmi başlangıç

Yeni yürütme emri, ABD’nin kendi dış kıta sahanlığında derin deniz madenciliğini başlatmayı amaçlarken, Birleşmiş Milletler destekli Uluslararası Deniz Tabanı Otoritesi (ISA) ile doğrudan bir çatışmaya girmemeyi de hedefliyor. Trump yönetimi, bu alanda Çin’in önüne geçmek için agresif adımlar atıyor.

ABD’li yetkililere göre, Pasifik Okyanusu’nun çeşitli bölgelerinde ve diğer deniz alanlarında, elektrikli araçlar ve ileri teknoloji cihazların temel yapı taşları olan manganez, nikel ve bakır açısından zengin polimetalik nodüller bulunuyor. Tahminlere göre, sadece ABD sularında bu nodüllerden 1 milyar tondan fazla miktarda mevcut ve bu rezervler, ülkenin ekonomik ve endüstriyel gücünü artırma potansiyeli taşıyor.

Çevre Bülteni

Doğanın Hikâyesine Ortak Ol

Her hafta iklim krizi, çevre kirliliği, doğa koruma ve sürdürülebilirlikle ilgili en önemli haberleri al.

×

GSYİH’ye 300 milyar dolarlık katkı ve 100 bin istihdam hedefi

Trump yönetimine yakın bir yetkili, bu minerallerin çıkarılmasının önümüzdeki on yıl içinde ABD Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’na 300 milyar dolarlık katkı sağlayabileceğini ve yaklaşık 100.000 kişiye doğrudan istihdam yaratabileceğini belirtti. “ABD’nin, okyanus altındaki bu kaynaklarda Çin’in önüne geçmesini istiyoruz,” diyen yetkili, bu girişimin ekonomik ve stratejik boyutunun altını çizdi.

Madencilik izinleri ve uluslararası işbirliği

Yürütme emri, 1980 tarihli Derin Deniz Tabanı Sert Mineral Kaynakları Yasası kapsamında madencilik izinlerinin hızlandırılmasını ve ABD Dış Kıta Sahanlığı boyunca ruhsat sürecinin netleştirilmesini öngörüyor. Aynı zamanda, yönetimden potansiyel deniz tabanı araştırma alanlarını detaylandıran bir rapor hazırlaması ve uluslararası sularda müttefiklerle iş birliği yaparak kaynakların paylaşımı için yöntemler geliştirmesi bekleniyor.

Çevresel etkiler ve tepkiler

Derin deniz madenciliği savunucuları, bu yöntemin, karasal madencilik operasyonlarına olan ihtiyacı azaltabileceğini savunuyor. Ancak çevre örgütleri bu yaklaşıma karşı çıkıyor. Deniz tabanında gerçekleştirilecek bu tür endüstriyel faaliyetlerin, geri döndürülemez biyolojik çeşitlilik kaybına neden olabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor ve tüm deniz tabanı madencilik faaliyetlerinin tamamen yasaklanmasını talep ediyorlar.

Amerikan şirketleri sıra bekliyor

Herhangi bir ülke, kıyısından yaklaşık 200 deniz mili mesafedeki karasularında kendi başına derin deniz madenciliğine izin verebiliyor. ABD sularında madencilik yapmak isteyen şirketler şimdiden sıraya girmiş durumda. Bunlardan biri olan Impossible Metals, bu ayın başında Amerikan Samoası açıklarında nikel, kobalt ve diğer kritik minerallere erişim sağlamak için ticari açık artırma başlatılması talebinde bulundu.

Uluslararası düzenlemeler ve yasal uyuşmazlıklar

Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi kapsamında kurulan ISA, uzun yıllardır derin deniz madenciliği için uluslararası standartlar geliştirmeye çalışıyor. Ancak madenciliğin neden olacağı toz, gürültü ve diğer çevresel etkiler konusunda küresel ölçekte hâlâ bir fikir birliği sağlanmış değil. Bu nedenle uluslararası sularda faaliyete geçecek şirketler için net bir düzenleyici çerçeve henüz oluşturulmuş değil.

Piyasaların tepkisi: Hisseler yükselişte

Yönetmeliğin duyurulmasının ardından, derin deniz madenciliği sektöründeki şirketlerin hisselerinde gözle görülür bir artış yaşandı. Özellikle sektörün öncü firmalarından Metals Company’nin hisseleri Perşembe günü %40’a yakın değer kazanarak son 52 haftanın en yüksek seviyesine, hisse başına 3,39 dolara ulaştı.

Derin deniz madenciliğinde global oyuncular

Metals Company dışında, sektörde faaliyet göstermeye hazırlanan diğer şirketler arasında California merkezli Impossible Metals, Rusya’nın JSC Yuzhmorgeologiya şirketi, Blue Minerals Jamaica, China Minmetals ve Kiribati merkezli Marawa Research and Exploration yer alıyor. Bu firmalar, küresel kritik mineral arz zincirinde daha fazla söz sahibi olmayı hedefliyor.

Çin faktörü ve kritik minerallerde küresel rekabet

Son dönemde Çin, bazı kritik minerallerin ihracatını sınırlayarak küresel arz zincirinde stratejik baskı oluşturmuş durumda. Bu gelişme, Washington yönetimini yerli üretimi artırmaya ve bağımlılığı azaltmaya yönelik önlemler almaya itti. Bu çerçevede geçtiğimiz hafta, ülke genelinde 10 büyük madencilik projesinin izin süreçleri hızlandırıldı. Ayrıca federal arazilerdeki madencilik girişimleri için daha hızlı onay prosedürleri uygulamaya koyuldu.

Trump yönetimi ayrıca, ABD’nin en büyük bakır madeni projelerinden birine onay verileceğini de duyurdu. Yönetimin yürütme emrinde, “nadir toprak elementleri” ifadesi genel anlamda kullanılıyor ve bu tanımın, söz konusu nodüllerin mutlaka neodimyum veya diğer 16 nadir toprak elementini içerdiği anlamına gelmediği açıklandı.

Bültenimize abone olun

“Donald Trump’tan derin deniz madenciliğine destek: Kritik mineraller için yeni yürütme emri imzalandı” için 1 yorum

  1. Geri bildirim: Avrupa Komisyonu, ABD'nin deniz tabanı madenciliği girişimlerinin yasallığını sorguluyor | Çevre Hattı

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
×