ABD, açık deniz rüzgar enerjisi kiralama sözleşmelerini askıya alarak sektöre yeni bir darbe vurdu

Yayın: 23 Aralık 2025 09:33
Güncelleme: 23 Aralık 2025 09:33
Fotoğraf Kaynağı: Miguel A Amutio

ABD’de temiz enerji dönüşümü, Trump yönetiminin göreve gelmesiyle birlikte en sert virajlarından birine girdi. Doğu Kıyısı’nda inşası devam eden beş dev açık deniz rüzgar enerjisi projesinin sözleşmelerinin “ulusal güvenlik” gerekçesiyle askıya alınması, sadece enerji sektörünü değil, küresel finans piyasalarını da sarstı. Milyarlarca dolarlık sermayenin bir gecede belirsizliğe sürüklenmesi, modern enerji tarihindeki en büyük siyasi müdahalelerden biri olarak kayıtlara geçiyor.

Bu gelişme neden önemli? 28 milyar dolarlık devasa bir sermayenin dondurulması, yatırımcıların ABD pazarındaki güvenini temelinden sarsabilir. Bu dünya için ne ifade ediyor? Küresel iklim hedeflerinin en büyük aktörlerinden biri olan ABD’nin fosil yakıtlara dönüş sinyali vermesi, Paris İklim Anlaşması hedeflerini imkansız kılabilir. Türkiye için ne anlama geliyor? Kendi açık deniz rüzgar enerjisi (YEKA) projelerini hayata geçirmeye hazırlanan Türkiye için bu durum, küresel tedarik zincirinde yaşanacak bir kayma mı yoksa teknoloji maliyetlerinde bir fırsat mı yaratacak?

Sektörün kalbine inen “radar” darbesi

ABD İçişleri Bakanlığı tarafından Pazartesi günü yapılan resmi açıklama, sektörde şok etkisi yarattı. Bakanlık, dev türbinlerin askeri radar sistemlerine müdahale edebileceğini ve bunun bir “ulusal güvenlik” riski oluşturduğunu savunarak; Vineyard Wind 1, Revolution Wind, Coastal Virginia, Empire Wind 1 ve Sunrise Wind projelerinin kiralama sözleşmelerini askıya aldı. Bakanlığa göre, türbin kanatlarının hareketi radar sistemlerinde “gürültü” adı verilen parazitlere yol açıyor.

Çevre Bülteni

Doğanın Hikâyesine Ortak Ol

Her hafta iklim krizi, çevre kirliliği ve sürdürülebilirlikle ilgili en önemli haberleri al.

Uzmanlar şu noktaya dikkat çekiyor: “Radar paraziti konusu aslında açık deniz rüzgar enerjisi dünyasında onlarca yıldır bilinen ve teknik çözümleri olan bir konudur. Bu gerekçenin, halihazırda Savunma Bakanlığı (Pentagon) onayından geçmiş projeleri durdurmak için kullanılması, teknik bir zorunluluktan ziyade siyasi bir strateji gibi görünüyor.”

Piyasalar alt üst: Dev şirketlerin hisseleri çakıldı

Kararın ardından temiz enerji devlerinin hisselerinde kelimenin tam anlamıyla bir “katliam” yaşandı. Danimarkalı enerji devi Orsted A/S’nin hisseleri bir günde %13 değer kaybederken, türbin üreticisi Vestas %2,7 geriledi. Projenin yerel ortağı Dominion Energy ise %5,8’lik bir düşüşle sarsıldı. BloombergNEF verilerine göre, bu beş proje toplamda 28 milyar dolarlık bir taahhüt edilmiş sermayeyi temsil ediyor. Bu miktarın askıya alınması, sadece şirketleri değil, bu projelerde çalışan binlerce işçinin geçim kaynağını da tehdit ediyor.

[Image showing a stock market graph of Orsted and Vestas plummeting after the announcement]

Hukuki çıkmaz ve siyasi retorik

Başkan Donald Trump, açık deniz rüzgar türbinlerini her fırsatta “kuş katili” ve “pahalı oyuncaklar” olarak nitelendirmiş, göreve geldiği ilk gün bu sektöre kısıtlamalar getirmişti. Ancak geçtiğimiz haftalarda bir federal yargıç, Trump’ın yeni projelere getirdiği yasağın “yasadışı” olduğuna hükmetmişti. Yönetimin şimdi “ulusal güvenlik” kartını oynaması, mahkeme kararlarını aşmak için daha kalıcı bir yasal yol arayışı olarak değerlendiriliyor.

Cornell Üniversitesi İklim İşleri Enstitüsü Direktörü Lara Skinner, durumun absürtlüğünü şu sözlerle özetliyor: “Avrupa ülkeleri onlarca yıldır kıyı şeritlerinde bu santralleri sorunsuz işletiyor. Eğer radar sistemleri bu türbinlerden bu kadar etkilenseydi, İngiltere veya Danimarka’nın savunma sistemleri çoktan çökmüş olurdu.”

Askıya alınan dev projeler ve kapasiteleri

Proje AdıBölgeEtkilenen Sermaye
Vineyard Wind 1Massachusetts~3 Milyar $
Coastal VirginiaVirginia~9.8 Milyar $
Empire Wind 1New York~5 Milyar $
Revolution WindRhode Island~4 Milyar $
Sunrise WindNew York~3 Milyar $

Küresel sermaye rotayı değiştirir mi?

Türkiye, özellikle Marmara Denizi (Bandırma) ve Ege kıyıları için açık deniz rüzgar enerjisi (Offshore YEKA) planlarını hızlandırmış durumda. ABD pazarında yaşanan bu siyasi belirsizlik, aslında Türkiye gibi gelişmekte olan pazarlar için iki yönlü bir etki yaratabilir:

  1. Sermaye Göçü: ABD’deki projeleri duran Orsted gibi devlerin, yatırımlarını daha istikrarlı veya gelişime açık diğer bölgelere (Türkiye dahil) kaydırma ihtimali doğabilir.
  2. Maliyet Artışı: ABD’deki dev siparişlerin iptal edilmesi, küresel türbin üretim ölçeğini daraltarak birim maliyetlerin kısa vadede yükselmesine neden olabilir.

Ancak en büyük ders, enerji politikalarının “tek adam” kararlarıyla ne kadar kırılgan hale gelebileceğidir. Türkiye’nin enerji bağımsızlığı hedefinde, hukuki altyapının ne kadar kritik olduğu bu ABD örneğiyle bir kez daha kanıtlanmıştır.

İdeolojik bir “kör dövüşü” ve kaybeden doğa

ABD’de yaşanan bu durum, teknik bir güvenlik endişesinden çok, kömür ve petrol lobilerinin yeşil enerjiye karşı açtığı ideolojik bir savaşın tezahürüdür. 28 milyar doların “belki radar bozulur” şüphesiyle dondurulması, rasyonel bir yönetim biçimi değil, bir cezalandırma yöntemidir. Trump yönetimi, mahkeme kararlarını baypas etmek için “ulusal güvenlik” gibi esnetilebilir bir kavramı kalkan olarak kullanıyor.

Bana göre, bu kararın en acı verici tarafı zamanlamasıdır. İklim krizinin rekor sıcaklıklarla kendini gösterdiği 2025 yılında, tam kapasiteye ulaşmak üzere olan santralleri durdurmak, gelecek nesillerin enerji güvenliğini ipotek altına almaktır. New York Valisi Kathy Hochul’un dediği gibi: “Gerçek ulusal güvenlik tehdidi, enerji bağımsızlığını baltalamaktır.” ABD bu hamlesiyle sadece kendi sanayisini değil, küresel temiz enerji ivmesini de aşağı çekiyor. Ancak tarihin akışı, mahkeme salonlarında ve iklim gerçeğinde rüzgarın yanında kalmaya devam edecektir.

Kaynak: Bloomberg

Bültenimize abone olun

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Et

Çevre hikâyelerini kaçırma

İklim krizi, çevre kirliliği, deprem ve hava durumu haberlerini sosyal medyada da anlık olarak takip et.

Scroll to Top
×