İklim değişikliği, kasırgaların, tayfunların ve siklonların sıklığını artırmasa da, bu fırtınaların daha yoğun ve yıkıcı hale gelmesine neden oluyor. Daha sıcak okyanus suları ve atmosfer, fırtınaların taşıdığı enerjiyi artırarak daha yüksek rüzgar hızları, yoğun yağışlar ve kıyı taşkınlarına yol açıyor.
Doğu Avustralya’da gerçekleştirilen su kuşu hava araştırması, kuraklık ve iklim değişikliği etkileri nedeniyle bölgedeki su kuşu sayısının 2023’e kıyasla yüzde 50 oranında azaldığını ortaya koydu.
Türkiye genelinde geçen ay yağışlar, bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 50 oranında azaldı.
Uluslararası Adalet Divanı (ICJ), devletlerin iklim değişikliğiyle mücadeledeki yasal sorumluluklarını ve sera gazı emisyonlarından en çok sorumlu olan büyük ülkelerin, küçük ada devletlerine verdikleri zararlar nedeniyle sorumlu tutulup tutulamayacağını değerlendirdiği oturumlarını tamamladı. Kararın 2025’te açıklanması bekleniyor ve bu karar, dünya genelinde iklim değişikliği kaynaklı davalar için emsal oluşturabilir.
Hititlerden günümüze ulaşan Gölpınar Barajı, dünya çapında tanındı. Çorum’un Alaca Höyük antik şehrinde yer alan 3 bin 324 yıllık Gölpınar Hitit Barajı’nın, Uluslararası Sulama ve Drenaj Komisyonu (ICID) tarafından Dünya Mirası Sulama Yapıları (WHIS) ödülüne layık görüldü. Türkiye’den listeye giren ilk eser, 2 bin 800 yıllık Van Şamran Kanalı olmuştu
Dünya genelinde yaklaşık 3 milyon nehir, içme suyundan tarıma, taşkın risklerinden ekosistem sağlığına kadar birçok kritik alanı etkileyen hızlı ve beklenmedik değişimlere uğruyor. Yeni bir araştırma, nehir akışlarındaki bu değişimlerin boyutlarını ortaya koyarak, iklim değişikliği ve insan faaliyetlerinin su kaynakları üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi.
Binlerce yıl boyunca donmuş toprakta karbondioksit depolayan Kuzey Kutbu tundrası şimdi bir emisyon kaynağı haline geldi.
Dünya Bankası, yoksul ve savunmasız ülkelerin iklim değişikliği, gıda güvensizliği ve çatışma gibi kalkınma ihtiyaçlarına yanıt vermelerine yardımcı olmak için toplam 100 milyar dolar tutarında finansman sağlamayı taahhüt etti.
Yeni bir araştırma yaklaşık 5,5 milyon yıl önce Akdeniz’in neredeyse dörtte üçünün aşamalar halinde buharlaştığını ortaya koydu.
Mersin’de gerçekleştirilen etkinliklerle, kentteki deniz kirliliği ve iklim değişikliğinin etkilerine dikkat çekildi. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü, Mersin Büyükşehir Belediyesi ve MTSO AB Bilgi Merkezi iş birliğiyle düzenlenen farkındalık çalışmaları kapsamında, Çamlıbel Balıkçı Barınağı’nda deniz temizliği yapıldı, belgesel film hazırlandı ve denizlerin korunması için alınması gereken önlemler kamuoyuyla paylaşıldı.
Küresel iklim değişikliği, gelişmekte olan küçük ada devletlerinde (SIDS) yaşayan yaklaşık 65 milyon insanın sağlığını ve yaşamını derinden etkiliyor.
Insure Our Future adlı kampanya grubunun raporuna göre, son 20 yılda hava koşullarına bağlı sigorta kayıplarının üçte birinden fazlası iklim değişikliği kaynaklı. Bu kayıpların toplam maliyeti yaklaşık 600 milyar dolar (567 milyar avro) olarak tahmin ediliyor ve bu durum sigorta primlerini artırarak maliyetleri tüketicilere yansıtıyor.
Dünya genelinde kurak alanlar, Antarktika hariç kara parçalarının yüzde 40’ına yayılarak ekosistemleri, tarımsal üretimi ve insan yaşamını tehdit ediyor.
İklim krizi derinleştikçe, dünyanın dört bir yanındaki ordular iki zorlukla karşı karşıya kalıyor: bir yandan güvenliği sağlama temel misyonlarını sürdürürken, diğer yandan değişen çevreye uyum sağlamak.
Columbia Üniversitesi liderliğinde yürütülen ve Science Advances dergisinde yayımlanan çalışma, sera gazı emisyonları azaltılmadığı takdirde bu yüzyılın sonuna kadar 35 yaş altındaki bireylerde sıcaklık kaynaklı ölümlerin %32 oranında artacağını öngörüyor.
Dünya Bankası İcra Direktörleri Kurulu, Türkiye’nin elektrikli demir yolu taşımacılığını yaygınlaştırma çabalarını desteklemek için 660 milyon dolarlık bir finansmanı onayladı.
Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) iklim değişikliğiyle ilgili şimdiye kadarki en büyük hukuki dava başladı. İki hafta sürecek duruşmalarda, 100’den fazla ülke ve kuruluş temsilcisi, devletlerin iklim değişikliği konusundaki yasal yükümlülükleri üzerine görüşlerini sunacak.
Dubai’de düzenlenen COP29 İklim Zirvesi’nde gelişmiş ülkeler, 2035 yılına kadar gelişmekte olan ülkelere her yıl 300 milyar dolar finansman sağlama taahhüdünde bulundu. Başta ABD, İngiltere ve AB ülkeleri olmak üzere toplam 23 gelişmiş ekonominin bu finansmanı sağlaması bekleniyor.
Alpler’deki kar yağışı son yüzyılda ciddi bir gerileme kaydetti. Yeni bir araştırmaya göre, Avrupa’nın en yüksek sıradağlarında kar yağışı ortalama yüzde 34 oranında azaldı. Bu değişim, özellikle güneybatı yamaçlarında yüzde 50’ye varan kayıplarla daha belirgin hale geldi.
Kuzey Kutbu’ndaki buzullar ile ilgili tahminlerin çoğu aylık koşullara odaklanırken, yeni bir çalışma gün bazında olası tahminleri ortaya koydu. Önceki beklentiler Kuzey Kutup Denizi’ndeki buz kaybının 2030 yılı civarında gerçekleşeceği yönündeydi. Ancak bu sonuçlar buzsuz bir günün 2027 yazının sonları gibi erken bir tarihte gerçekleşebileceğini ortaya koyuyor.
Spor stadyumları şehirler ve taraftarlar için ikonik odak noktaları ancak iklim değişikliği nedeniyle giderek artan ve maliyetli bir tehdit altındalar.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi’nin (COP16) Taraflar Konferansı kapsamında, “Çölleşmeyle Mücadele Ulusal Strateji ve Eylem Planı”nı açıkladı. Bakan Kurum, çölleşme, erozyon ve kuraklık gibi çevre sorunlarına karşı Türkiye’nin kararlı mücadelesini sürdürdüğünü vurgulayarak, 2030 yılına kadar hayata geçirilecek projeleri detaylandırdı. Çölleşme ve kuraklık: Küresel tehdit Dünyada 110’dan fazla
Türkiye Bankalar Birliği (TBB), iklimle bağlantılı finansal risklerin ölçülmesi ve yönetilmesine yönelik “Isı Haritası Metodolojileri Oluşturulmasına İlişkin Rehber” yayımladı. Rehber, bankaların kredi portföylerinin iklim risklerine duyarlılığını analiz etmelerine yardımcı olacak metodolojileri içeriyor.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi’nden Doç. Dr. Başar Baysal’ın liderliğinde gerçekleştirilen araştırma, Türkiye toplumunun iklim değişikliği konusundaki algısını ve bu soruna yaklaşımını ortaya koyuyor.
Aşırı sıcakların yer yer etkin olduğu Ortadoğu’daki durumun 2100’e kadar daha da kötüleşeceği yeni bir araştırmayla ortaya kondu.
Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) başlayan tarihi duruşmada, iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler, küresel ısınmaya büyük katkıda bulunan bir avuç ülkenin yasal sorumluluk üstlenmesi gerektiğini savundu.
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da düzenlenen COP16 Taraflar Konferansı’nın Bakanlar Diyaloğu Toplantısı’nda konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Ülkemiz hem coğrafi konumu hem de iklim değişikliğinden dolayı kuraklıktan en fazla etkilenen ülkeler arasında yer almaktadır. Biliyoruz ki kuraklığa karşı dayanıklılık, ulusal çabaların ötesinde, bölgesel ve küresel iş birliğini gerektiriyor” dedi. Türkiye’nin 2024-2030 yıllarını öngören eylem planlarını revize ettiğine dikkat çeken Bakan Kurum, “Bu planların ikinci aşaması olarak tüm illerimiz düzeyinde ‘Yerel İklim Değişikliği Eylem Planları’nı hazırlayacağız” diye konuştu
Uluslararası Adalet Divanı (UAD), bugün iklim değişikliğiyle mücadele ve savunmasız ülkelerin iklim değişikliğinin yıkıcı etkisiyle mücadelesine yardımcı olmak için dünya çapında ülkelerin yasal olarak ne yapması gerektiğini inceleyen iklim değişikliği davasında duruşmalara başlayacak.
Muratpaşa Belediyesi tarafından bu yıl 4’üncüsü düzenlenecek olan “+0,5 Akdeniz’in Geleceği” iklim çalıştayları kapsamında, “Antalya 2050 İklim Senaryoları” başlıklı etkinlik 6-7 Aralık tarihlerinde Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. Çalıştayda, iklim değişikliğinin önümüzdeki 25 yıl içinde Antalya’da sebep olabileceği etkiler ele alınacak. Bu yılki teması “Antalya 2050 İklim Senaryoları” olarak belirlenen çalıştay, iklim kriziyle mücadele, farkındalık
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, iklim krizi ile mücadelede finansal destek sorununun bir an önce çözülmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Finansal destekleri sunacak olan ülkeler adeta yanan bir eve, bardakla su dökmektedir. İnanın, iklim finansmanı meselesi adil bir seviyeye ulaşmadıkça bu yangın daha da büyüyecektir” dedi. Sıfır Atık projesinin artık küresel bir çevre
Çin, ülkenin en büyük çölü olan Taklamakan’ın çevresinde yaklaşık 3.000 kilometrelik bir yeşil kuşağı tamamlamak üzere. Yeşil kuşak projesiyle çölleşme ve kum fırtınalarını kontrol altına alma çalışmalarında önemli bir dönüm noktasına gelindi. Bu 46 yıllık proje, ülkenin “Büyük Yeşil Duvar” olarak bilinen geniş çaplı ağaçlandırma kampanyasının bir parçası olarak gerçekleştirildi. Büyük Yeşil Duvar Projesi: Başarılar
Yeni bir laboratuvar malzemesi, havadaki karbonu yakalama kapasitesiyle iklim değişikliğiyle mücadelede çığır açabilir.
Türkiye’nin Çölleşme ile Mücadele Ulusal Strateji ve Eylem Planı, 2-13 Aralık 2024’te Riyad’da düzenlenecek COP16’da duyurulacak.
2026 Dünya Kupası’nda futbolcuların 50°C’ye varan sıcaklık stresine maruz kalacağı tahmin ediliyor. Bilim insanları, turnuva takviminin gözden geçirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Fransa’nın güneybatısında Kasım ayının son günlerinde yaşanan olağanüstü sıcak hava dalgası, gece sıcaklıklarının 26,9°C’ye ulaşmasıyla dikkat çekti.
Raporda, dünya genelinde 51 ülkeden 1400’den fazla şirket incelenerek, bu şirketlerin yalnızca %41’inin iklim risklerini yönetmek için geçiş planına sahip olduğu belirtiliyor. Bu durum, küresel çevre hedeflerine ulaşmada ciddi bir tehdit olarak değerlendiriliyor.
Okyanus asitlenmesi artık 1500 metre derinliğe kadar ulaşıyor. Deniz kelebekleri, mercanlar ve deniz salyangozları gibi hassas türler tehdit altında.
Bakü’de düzenlenen COP29 İklim Zirvesi’nde, 2035 yılına kadar gelişmekte olan ülkelere her yıl 300 milyar dolar finansman sağlanmasını öngören anlaşma kabul edildi. Ancak bu miktar, iklim krizinin etkileriyle mücadelede ihtiyaç duyulan yıllık 1,3 trilyon dolarlık desteğin çok altında kaldığı için sert eleştirilerle karşılandı.
WMO raporuna göre, Antarktika buzulları rekor düzeyde eriyor ve deniz seviyesindeki artış hızlanıyor. Bu durum, kıyı bölgelerinde yaşayan milyonlarca insanı risk altına sokuyor.
COP29’da gelişmiş ülkeler, iklim değişikliğiyle mücadele için yıllık 300 milyar dolar finansman sağlamayı taahhüt etti. Ancak bu rakam, gelişmekte olan ülkeler tarafından yetersiz bulundu.
