Antarktika’dan 1986 yılında kopan ve dünyanın en büyük buz dağı olarak bilinen A23a, yıllar boyunca sabit kaldıktan sonra 2020 yılında hareketlenmişti. Bilim insanlarına göre, bu devasa buz dağının parçalanması artık an meselesi. A23a, kuzeye doğru sürüklenirken, küresel ısınmanın etkileri ve ekosistem üzerindeki potansiyel sonuçlarıyla bilim dünyasının dikkatini çekiyor.
A23a, 2020’de okyanus akıntılarının etkisiyle Weddell Denizi‘nde hareket etmeye başladı. Ancak 2023 yılının Ocak ayında bir girdaba kapıldı ve uzun süre bu girdap içinde kaldı. Aralık ayında girdaptan kurtulan buz dağı, kuzeydoğu yönünde ilerlemeye başladı. İngiliz Antarktika Araştırmaları Enstitüsü’nden Dr. Andrew Meijers, buz dağının şu anda Antarktik Kutup Çevresi Akıntısı içinde hareket ettiğini ve Güney Georgia adasına ulaşmasının yaklaşık bir ay süreceğini belirtiyor.
Isınan sular ve erime hızı
Dr. Meijers, A23a’nın daha sıcak sulara girmesiyle erime sürecinin hızlandığını ifade etti. Güney yarım kürenin yaz mevsimine girmesiyle okyanus yüzeyindeki sıcaklıklar artıyor ve bu da buz dağının parçalanma olasılığını artırıyor. A23a’nın Güney Georgia yakınlarında erimeye başlayacağı tahmin ediliyor. Ancak hızlı bir okyanus akıntısına kapılması durumunda, buz dağının Güney Afrika kıyılarına kadar sürüklenebileceği belirtiliyor.
Ekosisteme çift yönlü etkiler
A23a’nın sürüklenmesi ve erimesi, ekosistem üzerinde hem olumlu hem de olumsuz etkiler yaratabilir:
- Olumlu Etkiler: Buz dağının yüzeye çıkardığı demir, çinko ve mikro besinler, fitoplankton çoğalmasını teşvik edebilir. Bu durum, krill gibi besin zincirinin alt basamaklarındaki canlıların çoğalmasını sağlayarak, diğer yırtıcı türlere fayda sağlayabilir.
- Olumsuz Etkiler: Güney Georgia yakınlarında buz dağının parçalanması, penguen ve fok kolonilerinin yaşam alanlarını ve beslenme alanlarını tehdit edebilir. Dr. Meijers, bu hayvanların yiyecek bulmak için daha uzak mesafelere yüzmek zorunda kalabileceğini ve bunun ciddi stres yaratabileceğini belirtti. Ayrıca, parçalanan buz dağlarının hareket alanını daraltarak, ticari balıkçılık faaliyetlerini zorlaştıracağı öngörülüyor.
Küresel ısınmanın rolü büyük
Buz dağlarının kopma ve erime süreçleri doğal olaylar olsa da son yıllarda iklim değişikliğinin etkileri bu süreçleri hızlandırdı. Dr. Meijers, Antarktika’da artan buzul kopmalarının temel nedeninin okyanus sıcaklıklarının yükselmesi olduğunu vurguladı. İnsan kaynaklı iklim değişikliği, bu sıcaklık artışının en güçlü sebeplerinden biri olarak gösteriliyor.
Özellikle Larson A ve B buz sahanlıklarının çökmesi ve Conger-Glenzer Buz Sahanlığı gibi büyük buz tabakalarının on yıllar süren erime süreci sonunda tamamen parçalanması, küresel ısınmanın yıkıcı etkilerinin örnekleri arasında yer alıyor.
İnsanlık için ders niteliğinde
A23a’nın son yolculuğu, yalnızca bilim dünyası için değil, tüm insanlık için önemli dersler içeriyor. Buzulların erimesi, yalnızca deniz seviyelerini yükseltmekle kalmıyor, aynı zamanda ekosistemleri, ticari faaliyetleri ve küresel iklim dengelerini tehdit ediyor. İnsan kaynaklı iklim değişikliğiyle mücadelede alınacak önlemler, bu tür felaketlerin sıklığını ve etkilerini azaltmada kritik önem taşıyor.
A23a’nın parçalanma süreci, iklim krizinin dünya üzerindeki etkilerini somut bir şekilde gözler önüne serecek.