Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Tüpraş, küresel enerji dönüşümünün öncülerinden biri olma hedefiyle devrim niteliğinde bir adım atıyor. Şirket, Avrupa Komisyonu’nun “Ufuk Avrupa Programı” tarafından desteklenen SUNFUSION projesiyle, geleneksel petrol rafinasyonunun ötesine geçerek, mikroalgler ve yağlı mayalar gibi biyolojik kaynaklardan yenilenebilir biyoyakıt üretecek.
Bu inovatif yaklaşım neden bu kadar önemli? Türkiye’nin ve dünyanın sürdürülebilir enerji dönüşümüne nasıl bir katkı sağlayacak? Bu gelişme, Tüpraş’ın küresel enerji pazarındaki konumunu nasıl değiştirebilir?

Bu proje, bir zamanlar fosil yakıtların sembolü olan bir şirketin, geleceğin yeşil enerjisine ne kadar kararlı bir şekilde yöneldiğini gösteriyor. Biyolojik atıklardan ve mikroorganizmalardan elde edilen yakıtların, havacılık ve denizcilik gibi en zorlu sektörlerde kullanılması, fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaltılması açısından kritik bir adımdır. Proje, aynı zamanda bilimsel araştırma ve endüstriyel uygulama arasındaki köprüyü güçlendirerek, Türkiye’nin yenilikçi enerji teknolojilerindeki rolünü pekiştiriyor.
Yenilenebilir yakıtlarda yeni bir çağ: Biyokütleden güneş enerjisiyle yakıt üretimi
Tüpraş’ın “Stratejik Dönüşüm Planı”nın en önemli ayaklarından biri olan SUNFUSION, sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) ve denizcilik yakıtı üretimine uygun ham madde alternatifleri geliştirmeyi amaçlıyor. Proje kapsamında, mikroalgler ve yağlı mayalar gibi ıslak biyokütle kaynakları, yüksek ısı ve basınç altında biyoyakıta dönüştürülen hidrotermal sıvılaştırma yöntemiyle işlenecek. Bu sürecin enerji ihtiyacı ise tamamen güneş enerjisiyle karşılanacak. Böylece, hem yenilenebilir bir kaynaktan yakıt üretilecek hem de üretim sürecinin karbon ayak izi minimuma indirilecek.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
2025 yılının Ocak ayında başlayan ve dört yıl sürecek olan bu iddialı proje, Türkiye’den Tüpraş ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) liderliğinde, Yunanistan, Fransa, Almanya, Norveç ve Sırbistan’dan toplam 10 partnerle bir araya geliyor. Tüpraş, projenin son iki yılında elde edilen biyoyağın analiz ve iyileştirme süreçlerini üstlenerek, bu yeni nesil yakıtların endüstriyel kullanıma hazır hale getirilmesinde kilit bir rol oynayacak.
Tüpraş’ın stratejik dönüşümü: 2050 karbon nötr hedefine adım adım

Tüpraş’ın Teknik İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Şimşek, şirketin “Enerjimiz Geleceğe” mottosuyla başlattığı dönüşüm yolculuğunun önemine vurgu yapıyor. Şimşek’in açıklamasına göre, şirket 2024 yılında Ar-Ge’ye yaptığı 229,3 milyon TL’lik yatırımın yanı sıra, Ufuk Avrupa Programı kapsamında devam eden yedi proje ile inovasyon ve sürdürülebilirliğe olan bağlılığını gösteriyor. Uzmanlar bu durumun, geleneksel bir enerji şirketinin küresel iklim hedefleri doğrultusunda radikal bir rota değişikliğine gittiğinin en somut göstergesi olduğunu belirtiyor.
Tüpraş, güncellenen stratejik planında sürdürülebilir rafinaj, SAF, sıfır karbonlu elektrik ve yeşil hidrojen gibi alanlara odaklanarak, 2050 yılına kadar karbon nötr lider bir enerji şirketi olma hedefini pekiştiriyor. SUNFUSION projesi de bu hedefe ulaşmada önemli bir basamak olarak görülüyor. Projenin, biyokütleden biyoyakıta %50’nin üzerinde enerji dönüşüm verimliliği hedeflemesi, yenilenebilir enerji teknolojilerinde yeni standartlar belirleme potansiyeli taşıyor.
Küresel işbirliği ve Türkiye’nin rolü
Bu projenin en önemli yönlerinden biri, Türkiye’nin uluslararası bir Ar-Ge ağı içinde yer almasıdır. Avrupa Komisyonu’nun “Ufuk Avrupa Programı” gibi prestijli bir platformda, Tüpraş ve ODTÜ gibi iki önemli kurumun yer alması, Türkiye’nin yeşil enerji ve inovasyon alanındaki yetkinliğini kanıtlıyor. Proje, sadece yeni bir yakıt üretimi yöntemi geliştirmekle kalmıyor, aynı zamanda farklı ülkelerden bilim insanlarını ve sektör profesyonellerini bir araya getirerek, ortak bir küresel soruna çözüm bulma çabasını sergiliyor. Bu iş birliği, Türkiye’nin enerji sektöründeki geleceğini şekillendirme ve küresel yeşil dönüşümde aktif bir oyuncu olma potansiyelini artırıyor.
Yorum
Tüpraş’ın SUNFUSION projesi, enerji sektöründeki paradigma değişiminin somut bir örneğidir. Bir zamanlar “siyah altın” olarak adlandırılan petrolü işleyen bir rafinerinin, artık alglerden ve mayalardan “yeşil altın” üretmeye odaklanması, sadece ticari bir hamle değil, aynı zamanda geleceğe yönelik bir vizyonun göstergesidir. Bu proje, fosil yakıtlardan tamamen vazgeçmek zorunda kalacak sektörlerin (özellikle havacılık ve denizcilik) gelecekteki yakıt ihtiyacına yönelik kritik bir çözüm sunuyor.
Bu inovatif adım, Türkiye’nin küresel iklim hedeflerine ulaşma yolunda ne kadar ciddi olduğunu da gösteriyor. SUNFUSION projesi, sadece bir Ar-Ge faaliyeti değil, aynı zamanda bilim, sanayi ve uluslararası iş birliğinin birleşerek nasıl büyük sorunların üstesinden gelebileceğinin de bir kanıtıdır. Tüpraş’ın bu cesur adımı, diğer geleneksel enerji şirketleri için de ilham verici bir model teşkil edebilir.
Kaynak: İHA





