Pasifik’te alarm: Filipinler’e yılın 20. fırtınası yaklaşıyor! Tino tayfun seviyesine yükseliyor

Haber Girişi: 3 Kasım 2025 15:09

Tropikal Siklon Tino, Filipinler’in doğusunda hızla güçlenerek ülke çapında yüksek alarm seviyesine neden oldu. Yerel ismiyle Kalmaegi olarak bilinen bu fırtına, hafta başında karaya ulaşmadan önce tahmini olarak tayfun seviyesine yükselerek, Filipinler’i bu yıl vuran 20. tropikal siklon olma yolunda ilerliyor. Bu rekor sayı, bölgenin iklim değişikliğinden ne denli etkilendiğini gözler önüne sermektedir.

Bu gelişme neden önemli? Filipinler, coğrafi konumu nedeniyle dünyanın en çok tayfun tehdidi altında olan ülkelerinden biridir. Yıl içinde 20. siklonun görülmesi, olağanüstü bir sıklığa işaret ederek, ülkenin altyapısı, ekonomisi ve gıda güvenliği üzerindeki baskıyı katlanarak artırmaktadır. Tino’nun tayfun seviyesine ulaşması ve özellikle Visayas ile Mindanao bölgelerine şiddetli yağış ve rüzgâr getirme potansiyeli, ani sel ve toprak kaymalarının tetiklenme riskini yükseltmektedir. Bu durum, yalnızca Filipinler için değil, Güneydoğu Asya’nın genel afet yönetimi ve iklim adaptasyon stratejileri için de kritik uyarı niteliği taşımaktadır.

Tayfun Tino’nun seyri ve beklenen etkiler

Hava sistemi, Pazar günü Filipinler Sorumluluk Bölgesi’ne saatte 84 km ile 105 km hızında sürekli rüzgârlarla giriş yaptı. Tino, batıya doğru ilerliyor ve önümüzdeki 24 saat içinde daha da şiddetlenerek tayfuna dönüşmesi bekleniyor. En kritik anın Salı sabahı, Caraga veya Doğu Visayas bölgesine ulaşmasıyla yaşanacağı tahmin ediliyor. Bu bölgeler, coğrafi yapıları nedeniyle heyelan ve sel felaketlerine karşı yüksek hassasiyete sahiptir.

📧

Haftalık Çevre Bültenine Kaydolun

En önemli haberleri anında alın

Tino ve kuzeydoğu musonu arasındaki etkileşim nedeniyle, doğu illerine 50-100 mm arasında değişen yoğun yağışlar düşmesi bekleniyor. Bu yağış miktarı, özellikle yerleşim yerlerinde ve hassas tarım arazilerinde ani sel ve heyelanlara yol açabilir. Yetkililer, dalgaların tehlikeli boyutlara ulaşması nedeniyle Surigao del Norte ve civar adalarda deniz yolculuğunu durdurdu. Kıyı bölgelerindeki halkın can güvenliği için daha güvenli bölgelere tahliyesi teşvik edilirken, okullar ve işyerleri kapatılarak önlemler üst seviyeye çıkarıldı. Filipinler’i geçtikten sonra Tino’nun Batı Filipin Denizi üzerinden geçerek haftanın ilerleyen günlerinde Vietnam’a doğru yolculuğuna devam etmesi bekleniyor.

Avustralya’yı vuran süper hücre: Benzer aşırı hava olayları

Pasifik bölgesinde yaşanan bu meteorolojik hareketlilik sadece Filipinler ile sınırlı kalmadı. Aynı hafta, güneydoğu Queensland, Cumartesi günü geride büyük bir yıkım izi bırakan bir süper hücre fırtınasıyla sarsıldı. Bu süper hücre, tenis topu büyüklüğünde, bazıları 90 mm’ye (3,5 inç) ulaşan dev dolu tanelerini beraberinde getirdi. Şiddetli çarpmanın etkisiyle camlar kırıldı, araçlarda büyük göçükler oluştu ve çatılarda delikler açıldı. Olayda çok sayıda kişi yaralanırken, Sydney’de de aynı hava sistemi yaklaşık 50 mm yağış bırakarak yaygın aksaklıklara yol açtı.

Süper hücrenin oluşumu, atmosferik bileşenlerin “mükemmel karışımı” olarak nitelendiriliyor. Alçak basınç oluğu ve birleşen rüzgârların çarpışması, güçlü yukarı akımları tetiklerken, Mercan Denizi’nden gelen nem yüklü kuzey akımı fırtına bulutlarını besledi. Sıcak yüzey havası ile yukarıdaki soğuk hava arasındaki çarpışma aşırı dengesizliğe yol açtı ve kuvvetli rüzgâr kesmesi, gök gürültülü fırtınaların şiddetini artırdı. Bilim insanları, atmosferdeki bu tür aşırı enerji birikimlerinin küresel ısınmayla birlikte daha sık ve şiddetli hale geldiği konusunda uyarıyor.

Küresel iklim sciliyeti: Tayfunlar neden sıklıkla artıyor?

Tropikal siklonların (tayfun/kasırga) oluşumu, deniz suyu sıcaklığı ile doğrudan ilişkilidir. Okyanus yüzey sıcaklıklarının yükselmesi, fırtınalara besin sağlayan nemin ve enerjinin artmasına neden olur. Filipinler’i vuran tayfun sayısının bu yıl 20’ye ulaşması, Pasifik Okyanusu’ndaki ısınmanın somut bir sonucudur. Uzmanlar, tayfunların sadece sayısının değil, aynı zamanda şiddetinin de arttığını belirtiyor. Daha şiddetli fırtınalar, deniz seviyesinin yükselmesiyle birleştiğinde, kıyı şeridinde yaşayan milyonlarca insan için felaket boyutunda sonuçlar doğurmaktadır.

Türkiye ve Pasifik afet yönetimi arasındaki dersler

Filipinler’de yaşanan 20. siklonun getirdiği alarm durumu ve Avustralya’daki süper hücre felaketi, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz kuşağındaki aşırı hava olayları için önemli dersler barındırmaktadır. Türkiye, son yıllarda Ege ve Karadeniz bölgelerinde yaşanan ani seller ve Akdeniz’deki ‘Medicane’ (Akdeniz Tayfunu) olarak adlandırılan fırtınaların etkisini giderek daha fazla hissetmektedir. Filipinler’deki gibi yüksek riskli bölgelerde uygulanan erken uyarı ve zorunlu tahliye mekanizmaları, Türkiye’deki sel ve heyelan riski yüksek bölgelerde de altyapı güçlendirme projeleriyle birlikte entegre edilmelidir. Özellikle 50-100 mm gibi kısa sürede yoğunlaşan yağış miktarlarının şehir planlamasına dâhil edilmesi ve halkın afet eğitimi konusunda bilinçlendirilmesi, can kayıplarının önlenmesi açısından kritik öneme sahiptir. Türkiye’nin afet yönetim sisteminin, küresel iklim krizinin getirdiği yeni ve öngörülemeyen meteorolojik tehditlere karşı sürekli güncellenmesi gerekmektedir.

Değerlendirme

Tropikal Siklon Tino’nun Filipinler’e yaklaşması ve bu ülkeyi bu yıl vuran 20. fırtına olma potansiyeli, iklim değişikliğinin küresel çapta bir güvenlik ve kalkınma krizi haline geldiğinin en çarpıcı göstergesidir. Aynı hafta içinde Avustralya’da yaşanan süper hücre felaketi de, hava sistemlerindeki aşırı enerji ve dengesizliğin sadece tropikal bölgelere özgü olmadığını kanıtlamaktadır. Tayfunların ve fırtınaların sayısındaki ve şiddetindeki artış, bu coğrafyalardaki ekonomik kayıpları ve insani trajedileri katlamaktadır. Uluslararası toplumun ve gelişmiş ülkelerin, bu tür afetlere en çok maruz kalan Filipinler gibi ülkelere adaptasyon fonları ve teknolojik destek sağlaması artık sadece bir yardım değil, küresel bir zorunluluktur. İklim krizine karşı mücadele, artık sadece emisyon azaltımı değil, aynı zamanda aşırı hava olaylarına karşı dirençli bir dünya inşa etme yarışı haline gelmiştir.

Kaynak: Hava Durumu Ajansı Raporları, Yerel Haber Kaynakları

Bültenimize abone olun

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
×