Malakka Boğazı’ndan yükselen felaket: Güneydoğu Asya’da can kaybı 600’ü aştı, 4 milyon insan etkilendi

Yayın: 1 Aralık 2025 08:34
Güncelleme: 1 Aralık 2025 08:37

Güneydoğu Asya, Malakka Boğazı’nda oluşan nadir bir tropikal fırtınanın yol açtığı yıkımla sarsılıyor. Bir hafta süren şiddetli yağış ve rüzgârların tetiklediği sel ve toprak kaymalarında Endonezya, Tayland ve Malezya’da hayatını kaybedenlerin sayısı 600’ü aşarak bilançonun ağırlığını ortaya koydu. Resmi istatistikler, bu üç ülkede 4 milyondan fazla insanın doğrudan etkilendiğini ve on binlerce kişinin yerinden edildiğini gösteriyor. Batı Endonezya ve Güney Tayland, felaketin merkez üssü haline gelirken, tahliye ve yardım çalışmaları suların çekilmesine rağmen büyük zorluklarla sürdürülüyor.

Peki, Malakka Boğazı’nda nadir görülen bu tropikal fırtınanın ortaya çıkması, iklim değişikliğinin bölgedeki ekstrem hava olaylarının sıklığını ve şiddetini nasıl etkilediğini gösteriyor? Endonezya’da 400’den fazla kişinin hâlâ kayıp olması ve iletişim altyapısının çökmesi, afet yönetiminde ne tür yapısal sorunlara işaret ediyor? Türkiye’nin de sıkça karşılaştığı sel felaketleri bağlamında, Güneydoğu Asya’daki bu yıkım hangi acil dersleri içeriyor ve küresel yardım zincirinin etkinliği nedir?

Endonezya’da yıkım büyük: Ölü sayısı 435’e yükseldi

Tropikal fırtınadan en çok etkilenen ülke Endonezya oldu. Resmi verilere göre, Batı Sumatra ve çevre eyaletlerde toprak kaymaları ve seller nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı Cumartesi gününden Pazar gününe 303’ten 435’e yükseldi. Endonezya’da ayrıca 406 kişinin hâlâ kayıp olduğu ve 213 bin kişinin yerinden edildiği bildirildi. Bu yüksek kayıp ve kayıp sayısı, bölgedeki yıkımın boyutunu ve kurtarma çalışmalarının zorluğunu ortaya koyuyor.

Çevre Bülteni

Doğanın Hikâyesine Ortak Ol

Her hafta iklim krizi, çevre kirliliği, doğa koruma ve sürdürülebilirlikle ilgili en önemli haberleri al.

×

Yağışların ardından Sumatra adasında birçok bölge, kapanan yollar ve telekomünikasyon altyapısındaki hasarlar nedeniyle ulaşıma ve iletişime kapandı. Yardım ekipleri, karayoluyla ulaşılamayan ücra bölgelerdeki insanlara ulaşmak için helikopter kullanmak zorunda kaldı. Batı Sumatra’nın Padang şehrinde evi ve iş yeri yıkılan Afrianti gibi yüz binlerce insan, evlerinden geriye kalan tek bir duvarın yanına çadır kurarak yaşam mücadelesi veriyor. Resmi makamların, diğer bölgelerde yardıma muhtaç insanların yardım hatlarını yağmaladığına dair raporlar alması, insani krizin derinliğini gözler önüne seriyor.

Tayland’da tarihi yağış: 170 can kaybı

Güney Tayland da felaketten ağır darbe aldı. Tayland Halk Sağlığı Bakanlığı, sel felaketinde hayatını kaybedenlerin sayısının 170’e yükseldiğini ve 102 kişinin yaralandığını bildirdi. Can kayıplarının 131’i, felaketin merkez üslerinden biri olan Songkhla eyaletinde yaşandı.

Songkhla’nın en büyük şehri Hat Yai, geçen cuma günü tek bir günde 335 mm (yaklaşık 13 inç) yağış alarak 300 yılın en yüksek günlük yağış miktarını kaydetti. Günlerce süren yoğun sağanak yağışlar bu rekor rakama yansımıştır. Bu tür tarihi yağış miktarları, bölgenin altyapısının kaldıramayacağı bir yüke işaret etmekte ve iklim değişikliğinin tetiklediği ekstrem hava olaylarının ne denli yıkıcı olabileceğini göstermektedir.

Sri Lanka’da siklon ve ek kayıplar

Malakka Boğazı’ndaki fırtınaya ek olarak, Bengal Körfezi’nin karşısındaki ada ülkesi Sri Lanka’da meydana gelen bir siklon, durumu daha da ağırlaştırmıştır. Yetkililer, siklonun 153 kişiyi daha öldürdüğünü, 191 kişinin kayıp olduğunu ve ülke genelinde yarım milyondan fazla kişinin etkilendiğini söyledi. Bu durum, bölgenin çoklu hava olaylarının etkisine aynı anda maruz kaldığını ve bölgedeki afet yönetim kapasitesinin sınırlarını zorladığını ortaya koymaktadır.

Komşu Malezya’da ise can kaybı üç kişi olarak bildirilirken, 18.700 kişi tahliye merkezlerinde kalmaya devam etmektedir.

Türkiye’ye uyarı: Afet yönetiminde altyapı ve iletişim önemi

Güneydoğu Asya’da yaşanan ve can kaybının 600’ü aştığı bu felaket, Türkiye’nin de sıkça karşılaştığı sel ve toprak kayması riskleri bağlamında önemli dersler içermektedir. Endonezya’da yolların kapanması ve telekomünikasyonun çökmesi nedeniyle yardım ekiplerinin helikopter kullanmak zorunda kalması, afet anında kritik altyapıların dirençliliğinin ne kadar hayati olduğunu göstermektedir.

Uzmanlar şu noktaya dikkat çekiyor: Türkiye’deki yerel yönetimlerin, Hat Yai’deki 300 yıllık rekor yağış gibi ekstrem senaryolara karşı hazırlıklı olması, dere yataklarını koruması ve iletişim altyapısının afet durumlarında dahi kesintisiz çalışmasını sağlayacak yedekleme sistemlerini kurması şarttır. Bu felaket, sadece can kaybını değil, aynı zamanda mülteci krizlerini ve ekonomik çöküşleri tetikleyebilecek büyük çaplı bir insani krizin boyutlarını göstermektedir.

Ekolojik anomalinin acı faturası

Malakka Boğazı’nda nadir görülen tropikal fırtınanın yol açtığı bu felaket, 4 milyondan fazla insanı etkileyerek küresel iklim değişikliğinin bölgesel ekolojik anomalileri nasıl tetiklediğinin en somut örneğidir. Tayland’daki rekor yağışlar, bilim insanlarının sıklıkla uyardığı “daha sık ve daha şiddetli hava olayları” öngörüsünü ne yazık ki doğrulamaktadır.

Endonezya’da 400’den fazla kayıp kişinin olması ve yerinden edilen on binlerce insanın çaresizliği, küresel yardım ve kurtarma mekanizmalarının bu tür büyük çaplı felaketler karşısında ne kadar zorlandığını göstermektedir. Bu kriz, sadece insani yardımı değil, aynı zamanda gelecekteki felaketlere karşı dirençli altyapı ve etkili erken uyarı sistemleri için uluslararası yatırımları da acilen gerektirmektedir. Aksi takdirde, Güneydoğu Asya’nın tropikal cennetleri, artan bir sıklıkla bu tür yıkıcı felaketlerin gölgesinde kalacaktır.

Kaynak: Reuters, Endonezya Hükümeti Resmi Verileri, Tayland Halk Sağlığı Bakanlığı, Malezya Ulusal Afet Yönetim Ajansı.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top