Havacılık uzmanları, jet uçaklarının oluşturduğu yoğunlaşma izlerinin iklim üzerindeki zararlarının basit adımlarla azaltılabileceğini belirtiyor. Bakü’deki BM İklim Değişikliği Konferansı (COP29) kapsamında ele alınan yeni bir araştırma, uçuşlarda ufak değişikliklerle bu sorunların önemli ölçüde çözülebileceğini ortaya koyuyor.
Jet uçaklarının arkasında bıraktığı yoğunlaşma izleri, motorlardan çıkan buharın soğuk ve nemli havada yoğunlaşmasıyla oluşuyor. Ulaştırma ve Çevre kampanya grubundan Carlos Lopez de la Osa, bu izlerin Dünya’dan kaçmaya çalışan ısıyı hapseden bir “yapay bulut tabakası” oluşturduğunu ifade ediyor. Yapılan çalışmalar, kondens izlerinin ısınma etkisinin havacılığın karbon emisyonlarına benzer bir seviyeye ulaştığını gösteriyor.
COP29’daki tartışmalara göre, bu yoğunlaşma izlerinin yaklaşık %80’i tüm uçuşların sadece %3’ü tarafından üretiliyor. Bu durum, küçük bir uçuş rotası değişikliğiyle küresel ısınmaya olan katkının önemli ölçüde azaltılabileceği anlamına geliyor. Araştırmalara göre, uçakların uçuş yollarında yapılacak küçük değişiklikler, 2040 yılına kadar bu etkinin yarıdan fazla azalmasını sağlayabilir ve maliyeti uçuş başına sadece birkaç sterlinle sınırlı.
Komplo teorileri gerçek iklim sorunlarını gölgeliyor
Kondens izleri hakkında yıllardır ortaya atılan komplo teorileri, bilim insanları tarafından asılsız bulunuyor. Breakthrough Energy’den Matteo Mirolo, bu yanlış bilgilendirmelerin iklim krizine dair bilimsel çalışmaları gölgelediğini vurgulayarak, “Bilimsel dayanağı olmayan bu teoriler, acil çözüm gerektiren konularda kafa karışıklığı yaratıyor” dedi.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
Uçuş planlamasında küçük değişikliklerle büyük kazanımlar
COP29’da sunulan verilere göre, yoğunlaşma izlerinin ısınma etkisi, uçuşların yapıldığı coğrafya ve günün saatine göre değişiyor. Özellikle Kuzey Amerika, Avrupa ve Kuzey Atlantik’teki akşam ve gece uçuşlarının bu etkiye en fazla katkıyı sağladığı belirtiliyor. Lopez de la Osa, uçakların fırtına ve türbülans bölgelerinden kaçındıkları gibi yoğunlaşma izi oluşumunu artıran hava bölgelerinden de kaçınabileceğini ifade ediyor. Bu basit önlemle, iklim üzerindeki yoğunlaşma izi kaynaklı ısınma önemli ölçüde azaltılabilir.
Sürdürülebilir havacılıkta düşük maliyetli, etkili çözüm
COP29’da gündeme gelen bu çalışma, havacılıkta sürdürülebilir yakıtlara yapılan büyük yatırımlara ek olarak, yoğunlaşma izleriyle mücadelenin iklim açısından daha düşük maliyetle büyük bir kazanım sağlayabileceğini ortaya koyuyor. Bilim insanları, havacılık sektörünün bu basit önlemlerle iklim değişikliği mücadelesine önemli katkılar sunabileceğine inanıyor.





