Bilim insanları çarşamba günü yaptıkları açıklamada, Avrupa ormanlarının artan ağaç kesimi, orman yangınları, kuraklık ve zararlı böcek salgınları nedeniyle zarar görmesinin, bu ormanların karbondioksiti (CO2) emme kapasitesini azalttığını ve bunun da Avrupa Birliği’nin emisyon hedeflerini riske attığını bildirdi.
Avrupa Birliği, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı taahhüt etti. Bu hedef, ormanların yüz milyonlarca ton CO2 emisyonunu emerek ağaçlarda ve toprakta depolayarak sanayi kaynaklı kirliliği telafi etmesi beklentisini de içeriyordu. Ancak, bu varsayım artık şüpheli hale gelmiş durumda.
Karbon yutakları önemli ölçüde azaldı
AB’nin bağımsız bilimsel araştırma servisi olan Ortak Araştırma Merkezi’nden bilim insanlarının öncülüğünde hazırlanan ve Nature dergisinde yayımlanan bir makaleye göre, Avrupa ormanlarının 2020-2022 yılları arasında atmosferden uzaklaştırdığı yıllık ortalama CO2 miktarı, 2010-2014 dönemine göre neredeyse üçte bir oranında daha düşük. Makalede, ormanların daha sonraki dönemde yılda yaklaşık 332 milyon net ton CO2 eşdeğeri emdiği belirtildi. AB ülkelerinden gelen son veriler ise daha da büyük bir düşüşe işaret ediyor.
Makalede, “Bu eğilim, Avrupa ormanlarının azalan iklim direnciyle birleşince, giderek artan karbon yutağına dayanan AB’nin iklim hedeflerinin risk altında olabileceğine işaret ediyor” denildi. Bugün Avrupa’nın arazi ve ormancılık sektörü, AB’nin yıllık sera gazı emisyonlarının yaklaşık %6’sını karşılıyor. Bu, AB’nin iklim hedeflerine ulaşmak için ihtiyaç duyduğu miktarın %2 altında ve bu açığın 2030 yılına kadar daha da artması bekleniyor.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Köşe YazarlarıNeden karbon depolama iklim krizini çözemez?
Madrid Politeknik Üniversitesi’nde ekoloji ve toprak bilimi profesörü olan Agustín Rubio Sánchez, iklim hedeflerine ulaşmak için ormanlara güvenmenin “hayalperestlik” olduğunu söyledi. Reuters’a konuşan bir yetkili de, “Ormanlar yardımcı olabilir, ancak karbon bütçelerini dengelemek için ormanlara miktar tahsis edilmemeli” dedi.
Siyasi baş ağrısı ve çözüm önerileri
Bu bulgular, endüstrilerin ortadan kaldıramadığı kirliliği telafi etmek için ormanların kullanılmasını öngören, yasal olarak bağlayıcı yeni bir 2040 iklim hedefi üzerinde müzakere eden AB hükümetleri için siyasi bir baş ağrısına dönüşüyor. Zaten bazıları bunun mümkün olmayacağı konusunda uyarıda bulunuyor. İsveç Çevre Bakanı Romina Pourmokhtari geçen hafta düzenlediği basın toplantısında, “Ülkeler ve hükümetler olarak kontrol edemediğimiz orman yangınları veya kuraklık gibi faktörler olduğunda ne yapmalıyız?” sorusunu yöneltti.
Aşırı hasat, iklim değişikliğinin tetiklediği orman yangınları ve kuraklıklar ile zararlı böcek salgınları ormanların karbon depolamasını azaltıyor. Ancak makalede, bu risklerin bir kısmının yönetilebileceği belirtiliyor. Örneğin, yoğun ağaç kesiminin azaltılması veya daha çeşitli ağaç türlerinin dikilmesiyle CO2 depolama kapasitesi artırılabileceği ve ormanların iklim aşırılıklarına ve zararlılara karşı dayanıklılığının artırılabileceği ifade edildi.
Bu durum, AB’nin iklim stratejilerini gözden geçirmesi ve ormanların sağlığını korumaya yönelik daha etkin politikalar geliştirmesi gerektiğini gösteriyor.
Fotoğraf: Fabien TWB





