Allianz: İklim krizi kapitalizmi tehdit ediyor

Haber Girişi: 3 Nisan 2025 12:55 | Güncelleme: 3 Nisan 2025 12:56

Dünyanın en büyük sigorta şirketlerinden Allianz SE’nin yönetim kurulu üyesi Günther Thallinger, iklim krizinin finans sektörünü işleyemez hale getirme riski taşıdığını belirtti. Thallinger, dünyanın sigortacıların birçok iklim riski için teminat sunamayacağı sıcaklık seviyelerine hızla yaklaştığını ifade etti.

Sigorta olmadan finans sektörü sürdürülemez hale gelebilir

Thallinger, aşırı hava olaylarının yol açtığı zararların sigorta şirketleri tarafından karşılanamaz hale gelmesiyle ipoteklerden yatırımlara kadar birçok finansal hizmetin sürdürülemez olacağını vurguladı. Küresel karbon emisyonlarının artmaya devam ettiğini belirten Thallinger, mevcut politikaların sıcaklıkları sanayi öncesi seviyelerin 2,2°C ile 3,4°C üzerine çıkaracağını ve 3°C seviyesinde hasarın hükümetlerin finansal kurtarma paketleri sunamayacağı boyuta ulaşacağını söyledi.

Sigorta sektörü, küresel ısınmanın etkilerini uzun süredir ciddiye alıyor. Aviva, 2023’e kadar geçen on yılda aşırı hava koşullarının neden olduğu zararların 2 trilyon dolara ulaştığını bildirirken, GallagherRE 2024’te bu rakamın 400 milyar dolar olduğunu açıkladı. Zurich ise 2050’ye kadar net sıfıra ulaşmanın zorunlu olduğunu belirtti.

[Reklam alanı]

Haftalık Çevre Bültenine Kaydolun

En önemli haberleri anında alın

Teknoloji mevcut, eksik olan hız ve ölçek

Thallinger, fosil yakıtlardan sıfır emisyonlu enerjiye geçiş için gerekli teknolojilerin zaten mevcut olduğunu ancak bunun için gereken hız ve ölçeğin eksik olduğunu belirtti:

❝Piyasaların, finansın ve medeniyetin sürdürülebilir koşullarda devam edebilmesi için harekete geçmeliyiz.❞

London School of Economics’teki Just Transition Finance Lab Başkanı Nick Robins, Allianz yöneticisinin uyarısını şu sözlerle destekledi:

❝Küresel bir sigorta liderinin bu analizi, iklim değişikliğinin sadece finansal değil, aynı zamanda medeniyet açısından da büyük bir tehdit oluşturduğunu gösteriyor.❞

[Reklam alanı]

“İklim kaynaklı kredi krizi kapıda”

Thallinger, sigorta sektörünün sıcaklık seviyelerindeki artışla birlikte birçok risk için teminat sağlayamaz hale geleceğini ve bu durumun finans sektörünün temelini tehdit eden sistemik bir risk oluşturacağını belirtti:

❝Matematik artık işlemiyor: Gerekli primler, insanların veya şirketlerin ödeyebileceği seviyeleri aşıyor. Bu durum birçok bölgenin sigortalanamaz hale gelmesine neden oluyor.❞

Özellikle Kaliforniya’da orman yangınları nedeniyle sigorta şirketlerinin ev sigortasını iptal ettiğini hatırlatan Thallinger, bunun finans sektörünün tamamını etkileyecek bir “iklim kaynaklı kredi krizi” olduğunu söyledi.

Sigorta eksikliğinin sadece konut piyasasını değil, altyapı, ulaşım, tarım ve sanayi gibi birçok sektörü de etkileyebileceğine dikkat çeken Thallinger, kıyı, kurak ve yangına yatkın bölgelerin ekonomik değerinin finansal sistemlerden silinmeye başlayacağını vurguladı.

“Hiçbir hükümet hasarı karşılayamaz”

İklim modellerine göre, büyük maliyetli felaketlerin hızla art arda meydana gelmesi halinde hiçbir hükümetin bu hasarı karşılayamayacağını belirten Thallinger, Avustralya’nın afet kurtarma harcamalarının 2017-2023 yılları arasında yedi kat arttığını örnek gösterdi.

Milyarlarca insanın kötüleşen iklim koşullarına uyum sağlayabileceği fikrini “yanlış bir avuntu” olarak nitelendiren Thallinger, şu ifadeleri kullandı:

❝İnsan tahammül sınırlarının ötesinde sıcaklıklara uyum sağlamanın bir yolu yok. Taşkın yataklarına inşa edilen şehirler, öylece yukarı taşınamaz.❞

3°C’lik küresel ısınma seviyesinde, sigorta mekanizmasının çalışamaz hale geleceğini, hükümetlerin destek sağlayamayacağını ve buna uyum sağlamanın imkânsız olacağını vurgulayan Thallinger, şöyle devam etti:

❝Bu, ipoteklerin, yeni gayrimenkul projelerinin, uzun vadeli yatırımların ve finansal istikrarın sona ermesi anlamına geliyor. Bildiğimiz anlamda finans sektörü işlevini yitirecek ve bununla birlikte kapitalizm uygulanabilir olmaktan çıkacak.❞

Tek çözüm: Fosil yakıtları terk etmek

Thallinger, iklim krizine karşı tek çözümün fosil yakıt kullanımını azaltmak veya emisyonları yakalamak olduğunu, diğer tüm seçeneklerin sadece bir gecikme veya dikkat dağıtma işlevi gördüğünü savundu.

❝Kapitalizmin bu krizi çözmesi gerekiyor. Sürdürülebilirlik hedeflerini finansal hedeflerle eşdeğer seviyeye getirmeliyiz.❞

Thallinger, bazı finans kuruluşlarının Donald Trump’ın başkan seçilmesinin ardından iklim eylemlerinden geri adım attığını da hatırlatarak, Şubat ayında şu açıklamayı yapmıştı:

❝Eylemsizliğin maliyeti, dönüşüm ve adaptasyonun maliyetinden daha yüksektir. Eğer geçiş sürecinde başarılı olursak, daha verimli, rekabetçi bir ekonomi ve daha yüksek bir yaşam kalitesi elde edeceğiz.❞

Bültenimize abone olun

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
×