Yeni yayımlanan kapsamlı bir rapor, dünyadaki geri dönüşüm sistemlerinin, sürekli büyüyen tüketim kültürüne karşı artık yetersiz kaldığını ortaya koyuyor. Geri dönüştürülmüş malzemelerin küresel üretim zincirine geri dönüş oranı üst üste sekizinci yılda da geriledi.
Circle Economy tarafından hazırlanan rapora göre, 2023 yılı itibarıyla dünya ekonomisinin her yıl kullandığı 106 milyar tonluk malzemenin yalnızca %6,9’u geri dönüştürülmüş kaynaklardan geliyor. Bu oran 2015 yılında %9,1 iken, aradan geçen sekiz yılda %2,2 oranında azaldı. Rapor, bu düşüşün geri dönüşüm sistemlerinden ziyade tüketim alışkanlıklarındaki kontrolsüz büyümeden kaynaklandığını vurguluyor.
Tüketim artışı, küresel nüfus artış hızının da ötesine geçmiş durumda. Bazı şirketler çevreci uygulamalara yönelse de, küresel düzeyde geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı büyük oranda sembolik kalıyor. Sonuç olarak, dünya genelindeki geri dönüşüm sistemleri artık talebi karşılayamaz durumda. Geri dönüşümle atıkların bir kısmı döngüye geri kazandırılsa da, bu sadece sorunun yüzeyini kazıyor.
İdeal senaryoda bile yetersiz: Tüketim azalmadan çözüm yok
Rapor, küresel çapta tüm geri dönüştürülebilir atıkların ideal şekilde geri dönüştürülmesi hâlinde bile, geri dönüşüm oranının en fazla %25’e ulaşabileceğini öngörüyor. Bu da, döngüsel ekonomi hedeflerinin başarılması için yalnızca geri dönüşüme güvenilemeyeceğini ve tüketimin doğrudan azaltılması gerektiğini gözler önüne seriyor.
Tavsiye Edilen Haberler
-
-
-
-
Eko-SözlükSıvı hava nedir ve neden depoluyoruz?
Circle Economy CEO’su Ivonne Bojoh, bu tablo karşısında radikal bir sistem değişimi çağrısında bulundu. Bojoh, “İdeal bir dünyada bile üçlü gezegen krizini (iklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı ve kirlilik) yalnızca geri dönüşümle çözemeyiz. Daha temel bir dönüşüm gerekiyor,” dedi. Bu dönüşüm; altyapı ve yapı sektörlerinde döngüsel potansiyelin açığa çıkarılmasını, biyokütlenin sürdürülebilir şekilde yönetilmesini ve yenilenemeyen malzemelerin atık sahalarına gitmesinin durdurulmasını içeriyor.
Eşitsiz tüketim: Zenginler daha fazla harcıyor
Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise tüketim eşitsizliği. 2020 yılı itibarıyla kişi başına küresel tüketim 12,2 tona yükseldi. Ancak bu artış eşit dağılmadı. Yüksek gelirli ülkelerde kişi başı tüketim yılda 24 tonu bulurken, düşük gelirli ülkelerde bu rakam sadece 4 ton.
Dünya nüfusunun sadece %10’unu oluşturan Avrupa Birliği ve ABD, tek başlarına küresel kaynak tüketiminin %50’sinden fazlasını gerçekleştiriyor. Bu da döngüsel ekonomi politikalarının yalnızca gelişmekte olan ülkelerde değil, esasen yüksek tüketim alışkanlıklarına sahip gelişmiş ülkelerde köklü değişiklikler gerektirdiğini ortaya koyuyor.
Çözüm önerisi: Uluslararası Malzeme Ajansı
Rapor, geri dönüşüm oranlarını artırmakla birlikte, genel malzeme kullanımını ve enerji talebini azaltacak kapsamlı bir strateji çağrısı yapıyor. Bu doğrultuda hükümetlerin, tıpkı Uluslararası Enerji Ajansı gibi, kaynak kullanımını izlemek ve sürdürülebilirlik hedeflerini denetlemek için bağımsız bir Uluslararası Malzeme Ajansı kurması öneriliyor.
Ayrıca, döngüsel ekonomiye geçişin hükümetlerin destekleyici politikaları ve kapsamlı düzenlemeleri olmadan mümkün olamayacağı vurgulanıyor. “Atık odaklı uygulamaları ortadan kaldıran ve insanların ihtiyaçlarını daha akıllı yollarla karşılayan sistemlere geçmek, cesur siyasi irade gerektirir” ifadesiyle hükümetlere çağrı yapılıyor.

